Alişan Hayırlı

Ah Gündüzbey’im ah!

23 Eylul 2024 16:54

Bir zamanlar, çocukların okuldan çıkıp neşe ile evlerine gittiği tarihi sokaklarında, şimdi yaşlılarımızın enkazlar arasında hüzün dolu ağıtları yankılanıyor. Şimdi 6 Şubat’ın kara bulutları çöktü üstümüze! Devletin bile aylardır kaldıramadığı enkazın ruhlarımızda yarattığı ağır yükü nasıl kaldıracağız? 


Masallarda anlatılan gerçek üstü hikâyelerin yaşandığı dünya güzeli bir köydü Gündüzbey… Tarihi evlerle süslü sokaklarında gezerken kaç sevgilinin aşkına ilham olmuş, kaç ünlü fotoğrafçının objektifini şereflendirmiş,  kaç sayısız misafirin hayranlığını kazanmış, kaç kişi acaba, “Evet gerçekten Gündüzbey dünyanın en güzel köyü imiş” itirafında bulunmuştur? Gündüzbey’i kim gezdi de, “Burası dünyada bir yer değil, sanki başka bir alemdeyiz” demedi ki? 


Ama artık şimdi her enkazın arasından “ah” sesleri yükseliyor gökyüzüne… Ne sessiz ağıtlar, ne acılar yaşanıyor her bir yıkık binanın eşiğinde… 


Dillere destan, masalsı bir köydü… 
Ama artık her şey mazide, hatıralarda ve fotoğraflarda kaldı. Bir 6 Şubat geldi geçti üzerimizden, bir kasırga esti, bir tsunami yaşandı ve öyle bir salladı ki, artık dünyanın en güzel köyü değil dünyanın en harabe köyü oldu.
Bin yıllardır akıp giden Derme Suyu’nun hayat verdiği efsanevi bir köydü…


Ama artık ağlayacak ne takatimiz, şikâyet edecek ne gücümüz, derdimizi anlatacak ne cümlelerimiz var.  Ne sabır, ne umut, ne de yaşama sevincimiz kaldı! 
Şimdi biz, yani yaşarken ölen biz, kendimizi tarihi konaklarımızın enkazı altında, bir sonbahar günü, bir rüzgârın sararıp yere düşürdüğü yaprak gibi sahipsiz ve kimsesiz, güçsüz ve iradesiz hissediyoruz. 
“Neydi bu başımıza gelen?” diye ağlaşırken, birden şu ayeti hatırladık:

“Başınıza her ne musibet gelirse, kendi yaptıklarınız yüzündendir. Allah, yine de çoğunu affeder.” (Şura 30) 
Yine bir enkazın yanında kara kara düşünüp umutsuzluk girdabında debelenirken bir ayet daha imdadımıza kavuşuyor:

“Elbette, zorlukla beraber bir kolaylık vardır. Evet, zorluğun yanında bir kolaylık vardır.” (İnşirah, 5-6) 
Amenna ve saddakna… (İman ediyoruz ki

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

Güz vaktinin diyarı: Arapgir
20 Kasım 2025 16:54

Gündüzbey’in sonbaharı neden farklıdır?
12 Kasım 2025 16:54

Altaylardan Akçadağ’a halı dokuma sanatımız
27 Ekim 2025 16:54

Bir Mantar Uğruna…
19 Ekim 2025 16:54

Sincaplar arası birinci dünya savaşı
08 Ekim 2025 16:54

Nemrut… 40 yıl önce 40 yıl sonra
19 Eylul 2025 16:54

93 Harbi, Gönenli Zeki Baba, Edirne gezisi ve "iyilik yapmak"
06 Ağustos 2025 16:54

Reyhan Cenneti: Arapgir
20 Temmuz 2025 16:54

Şehir Hayatı, Kültürel Yozlaşma ve Biz
06 Haziran 2025 16:54

Beydağı bir tutkudur, kara bir sevdadır
25 Mayıs 2025 16:54

Kürne Mağaraları ve Şükrü Amca’nın mağara evi
06 Nisan 2025 16:54

Çiçek geldi, Eşi Çınar’a 25 Gün Sonra Kavuştu
27 Mart 2025 16:54

Kadiruşağı Köyü ve Akseki’ye tırmanış
05 Mart 2025 16:54

Gündüzbey… Çocukluğum… Ayranlı köfte… Koko’nun yeri
22 Şubat 2025 16:54

Porgalı Kezban Teyze ve “Kimliksiz Hakikatler”
21 Şubat 2025 16:54

BİR RADYO...
13 Şubat 2025 16:54

6 Şubat’ın ölenleri ve kalanları
04 Şubat 2025 16:54

Yağsa da bir yağmasa da...
02 Aralık 2024 16:54

Bir edebiyat çocuğu: 'Vınnık Cegeti'
11 Ekim 2024 16:54

Malatya’da alıç mevsimi başladı
29 Eylul 2024 16:54

İstanbul’da kalender bir esnaf: Pala Dayı
30 Ağustos 2024 16:54

Dağ dağa kavuşmaz insan insana kavuşur: 40 yıl sonra gelen tarihi buluşma
15 Temmuz 2024 16:54

Basak Köyü’nde bir aşk hikâyesi…
21 Haziran 2024 16:54

Bir tarihi konak, bir tarihi adam
29 Nisan 2024 16:54

Hamido neden şehit edildi?
21 Nisan 2024 16:54

Nerede o annemin yaptığı bilikler!
12 Şubat 2024 16:54

Bana eski şehrimi verin, yenisi sizin olsun
26 Ocak 2024 16:54

Var mı itirazı olan?
07 Ocak 2024 16:54

Sandıktan çıkan bir fotoğraf
27 Aralık 2023 16:54

Sancımız hafif mi, orta mı, ağır mı?
17 Aralık 2023 16:54

Hasta oldum
13 Aralık 2023 16:54

Bir yangının külünü yeniden yakmayın!
09 Ağustos 2023 16:54

Verçenik Yaylası Kaçkar Dağlarında bir Malatyalı
06 Ağustos 2023 16:54

Şavşat Karagöl ve Tuğra Otel
02 Haziran 2023 16:54

Bilmezdik
13 Nisan 2023 16:54

Altaylar’dan Banazı’ya halı ve kilim sanatımız
03 Şubat 2023 16:54

Tüm Yazılar