Fikri Demirtaş
[email protected]

ARGUVAN YOLLARINDA

15 Eylul 2021 06:01

     Çocukluğumun geçtiği yer Arguvan...Yaş ilerledikçe çocukluğuma dair anılar ve kırılma noktaları gittikçe beni kıskaca alıyor. Neredeyse yaşamımın her olayına geçmişten bir uzantı ekliyorum. Çocukluğumun geçtiği yeri,   özlemek ; bu yerlere ait ilkokulumu, toprak damlı kerpiç evimizi, mahallemizi, 

Arguvan sıtma savaş dairesinde  şef olarak,  çalışan babamın iş yerini;  Arguvan  çarşısında hatırladıklarım Kırpığın dükkanı, Eren bakkaliyesi, Kör Kasımın lokantası, Abdurahman'ın kahvesi.  Kösegillerin somun fırını... Arapgir'den gelen kalaycı Bektaş amca, Dolaylı mahallesinden Demirci Vartan Garip... Nalbant Çümoğ ...

 

                         Arguvan  Cumhuriyet İlkokulu  öğretmenimiz Saadet Karakaş, Hasan Takmaz. Tarih: 1964

 55 yıl önce ilkokul öğretmenim Saadet Karakaş'ı, sınıf arkadaşlarımı siyah beyaz fotoğrafa bakarken adlarını unuttuğum arkadaşlarımı hayal etmek; Gazyağı ve 7 numara lamba ışığında evde  ders çalışmaktan uykusuz geçen  geceler. Ne  güzeldi

Çocukluk günlerinin geçtiği yerleri rüyalarında görmek, bir şekilde fırsat bulunduğunda oralara uğrayarak şöyle bir dolaşmayı istemekle gerçekleştirile bilenecek eylemdir.

 Arguvan, Malatya Merkezine 64 km. uzaklıktadır. Doğuda Arapgir, batıda Hekimhan, kuzeyde Sivas ile Divriği ilçesi, güneyde Malatya merkez ilçe ile Elazığ- Baskil topraklarıyla çevrilmiştir. Arguvan ilçe merkezi devamlı yer kayması sebebiyle iki defa değişmiştir. Yeni yerleşim yeri, eskisinin 2 km. kuzeyinde yer almaktadır.  Neden aynı yerin biraz ötesine yeni yerleşim yapılmış hiç anlamadım... Niye Eymir tarafı değil , ya da Arapgir yol üzerinde ki Morhamam bölgesi ilçe merkezi olarak  seçilmemiş? İlçe merkezi Morhamam köyü olsaydı bir sahil ilçemiz daha olurdu diyorum kendi kendime...    

Alevi-Bektaşi Kültürü ile hemhal olmuş, şirinliği ve güzelliği görüntüyle sınırlandırmayan bu belde. türkülerin Başkenti Arguvan....

Geçen yıllarda  Malatya müzesinden Uzm. Antropolog Hüseyin ŞAHİN dökümanını hazırladığı Arguvan Türküleri ,Kültür Bakanlığı Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğünce başvuru değerlendirilmiş olup, özgün olduğu için Türkiye Somut Olmayan Kültür Envanteri'nde  Türkü-Ağızlar bölümünde 7.sırada kayda geçmiştir.

 

Devrim Çiftçi, Etek Sarı Belgeseli. Kibar Dağlayan Yiğit. Bir de Rüzgarın Şarkısı belgeseli yapıldı Arguvan ile ilgili...

                                      Kibar Dağlayan  Yiğit Rüzgarın Şarkısı Belgesel Hacı Engüzel amca

Arguvan türkülerinin, Anadolu'da Türk kültürü içerisinde gerek melodik yapısıyla gerekse ağız kullanımı ile büyük bir öneme sahip olduğunu vurguluyor: “Arguvan ağzı denilince akla ilk gelen uzun havalar olsa da Arguvan ağzı kırık havalar, deyişler, semahlar, duvazlar; deme-çevirme türküleri de Arguvan ezgileri içerisinde önemli bir yer ediniyor. Arguvan ağzı havalar TRT repertuvarında ve konservatuvarlarda da yer alıyor. 

Arguvan Türkçesi, Türkiye Türkçesi içinde Azeri Türkçesi, Türkmen Türkçesi ve Gagavuz Türkçesiyle beraber Türkçenin Oğuz gurubunda yer almaktadır. Arguvan'lının kullandığı Türkçeye en yakını Gagavuz Türkçesidir. Her dil gibi ilişkiye girdiği dillerden etkilenmiştir. 

 

                                           Elazığ- Baskil Süryani Mor Ahron manastırı 

       Malatya Sivas yolunun 25. km’de Yazıhan ilçesine varmadan Yazıhan yol ayrımından sağa,  Arguvan- Arapgir- Keban ,Ağın  Kemaliye  yoluna dönüyoruz. Kuruçay’dan, Tohma’dan geçiyoruz.   Arguvan yolunda uçsuz bucaksız....

Göz alabildiğine sapsarı tarlalar. Ekinler biçilmiş; tarlalar, sapsarı hozan. Biçer döverler ekin tarlarına girince gurtlar, guşlar, davarlar, mallar hozan yerine hücum ediyor...Hozan tarlalarına en çokta çobanlar   seviniyor. Artık ziyan derdi olmayacak...

Elazığ Baskil Karakaya Barajı karşısında Muşar dağında kartal yuvası gibi her taraftan görülen Süryani Mor Ahron manastırı masalımsı bir görünüm veriyordu. Malatya’dan beri yol boyunca hep bizi gözetledi…

"Arguvan’ın yolu tozdur dumandır " türküsüne konu olan yollar yıllar sonra asfaltlansa da bu ürkü dillerde söylenmeye devam ediyor. Arguvanlı ses sanatçısı Vakıf Ortaokulunda Resim dersine girdiğim öğrencim Fatma Şahin'i cep telefonumuzdan YouTube 'da Türkü Yolu programından  türkülerini  arabada simsiyah yılan gibi kıvrılarak parlayan  yol boyunca dinledik....

 

 

       Hozan tarlalarında Afganistanlı çobanları gördük. Başlarında kasetleri, omuzlarında kebeleri sürülerinin başında öyle gururlu duruşları var ki, yolların turistik süsleri. Ve azametli Kangal çoban köpekleri, aç kurtlar gibi uzaktan arabamıza doğru koşuyorlar.

 Biçilmiş ekin tarlalarında geriye kalan buğday, arpa sapları hozanlar sürülerin ziyafet yeri

***

 Arguvan , yol ayırımına yakın bir yerde  benzinlik var. Benzinliğin, karşısında askeri kontrol noktasını geçtikten hemen sonra Arguvan levhasını gösteren yön levhası. Doksan derece açılı yoldan 14 km. Göz alabildiğine bozkır  Arguvan'a kadar dosdoğru, dümdüz. Uzak ufuklarda bile bir dönemeç  çizgisi görmüyorsunuz . Yol gıcır gıcır asfalt... Çevrede tek bir dikili ağaç yoktu.

 

   Arguvan'da mola verip çarşı ekmeği, meyve, sebze alıp  Çimenuşağı doğru yola devam ettik. Hava çok sıcak. Az ötede benzinlikten mazot, Soğuk şişe suları  aldık. Sürüp gittik.

Yol üzerinde sırasıyla Arguvan, Halpuz, Karahöyük, Kuyudere( Minayik) oldukça önemli  bir köy. Dedeliğin önemli köylerinden biridir." İstanbul Şah Kulu Sultan Derneği vakfı Genel Sekreteri  ve Müdürü arkadaşım  Arguvan'lı Kanber Yıldırım  bana watsaptan önemli bir bilgi notu ve fotoğraf iletti. 

Sakallı Hüseyin Dede, Hacı Bektaş Veli Postnişini Ahmet Cemalettin Çelebiden aldığı emir üzerine 1915 yılı güzünde Minayik Köyünde 40'ın üzerinde Seyit Ocağı'nın katıldığı bir "Dedeler Kurultayı'' düzenler. Minayik'te Seyit Ocaklarının toplanmasının iki temel nedeni vardır: Birincisi: 1 Ağustos 19l4'te Seferberlik ilan edilerek, fiilen Birinci Dünya Savaşı'na katılma kararı alınır. Bu nedenle Osmanlı Padişahı Sultan Reşat ile İttihat ve Terakki önderleri Talat ve Enver Paşa'lar Ahmet Cemalettin Çelebi'ye, Alevi-Bektaşilerden oluşacak gönüllü bir "Mücahidin Alayı" kurmasını ve başına geçmesini önerirler. Bu öneri Çelebi tarafından kabul görür. Bütün Seyit Ocaklarına, Alevi Aşiretlere durum bildirilir. Minayik Toplantısı'nın birinci sebebi bu olup, Mücahiddin Alayı'na asker ve yardım toplanır...İkinci nedene gelince, 1826 Yeniçeri katliamından sonra Bektaşi Tekkeleri ve Alevi Dergahları kapatılmış, Dedeler ve Babalar sürülmüş, yolak zinciri kopmuştur. Minayik Seyit Ocaklarının toplantısının bir amacı da; "Dedelik Kurumu" yol zincirinin, Mürşit-Pir-Rehberlerinin yeniden oluşturulmasıdır.

 

 

   Kanber beyin iletisi "İşte bir örnek İbrahim Memo Temiz ( Seyit Meftunî)aşık 1970'li yıllarda  Suriye - Irak -  Ürdün'e taliplerini görmek için yola revan olup ülke, ülke gezen yol ulumuz dedemiz. Fotoğraftaki  fötrlü  dönemin modern giyimli ozanı, dedesi.  Bu fotoğrafı Şah kulu Sultan dergahı ziyaretlerinde  tanıştığımız Ürdünlü  Hüseyin tarafından  Ürdün den gönderildi. Ayrıca teybe alınmış  orijinal sesi ile  5'de Türküsü gönderildi. Tarihe not düşecek bir misyonu yerine getirmiş olduk Fikri hocam."

 

"Dost Cemalin Benzer Güneşe Aya

Bakamam yüzüne yandırır beni

Âşığı kül eder sendeki ziyaret

Gonca güller gibi soldurma beni "

 

                       

Fotoğraftakiler: Arap harfleri ile yazılı Husâyin Karaca, Mamo-zâde(?), Sa'îd Karaca

Fötrlü olan İbrahim Memo Temiz   (  Seyid Meftuni  )   

Koçak (Mamusa) yollarına kadar asfalt. Bu köyden  sonra  ötesi taş, toprak tıkır tıkır  stabilize .

 Yenisu( Kızıluşağı)' Ercek. Aşağı Ercek mezrası, Beşiktepede üzerinde verici yükselmektedir. Yol boyunca dere yamaçları yemyeşil, tepeler kıraç bitki örtüsü yol boyu meşe, alıç, dağın , çalı ile süslenmiş. Anadolu'nun bozkırın yeşil cennetleri işte böyle kuytu yamaçlarda, dere kenarlarında vadilerde gizlenmişlerdi.

İki araba ile peşpeşe giderek yolculuk yapıyoruz. Bir arabada dünürüm Haydar bey, sitelerindeki güvenlik görevlisi Hayriye hanım ve oğlu Emre var.Bizimle birlikte giden Hayriye hanım ablası o da Devlet hastanesinde güvenlik görevlisi  Fatma hanım yol boyu geçtiğimiz yerler hakkında bilgi verdi. Oğlumun kayınvalidesi bu bilgileri not defterine kayıt etti. 

Üç tepede ayrı yatır Havlan Baba ziyereti varmış. Buralarda böyle cıplak tepeler üstünde yatırlar görürsünüz.  Ya bir dede, ya bir şeyh. Bazan de halkın kutsal saydığı su gözesi, kaya, kutsal bir ağaç meşe, ardıç, dağın ağaçları ...

 

      Şemsi Belli'nin  Yenisu mahallesi ( köyü) Kızıluşağı mezrası yolun sağında karşı yamaçta . Sünni Kürt köyü. Arabadan inip fotoğraf makinesi ile köyün kuşbakışı fotoğrafını çektim.

 

Yazar, şair, gazeteci, avukat, öğretmen ve radyocu Şemsi Belli'nin doğduğu köy...

Anayasso" şiirinin yazarı Şemsi Belli, yarım asrı geçkin edebiyat hayatında şiir, düz yazı, tiyatro, araştırma-inceleme, gezi ve anı gibi çeşitli alanlarda 34 kitap yayınladı. 'Anayasso' adlı şiiri ile Zap suyunun üzerine köprü yapılmasını sağlayan şair, yoksulluk ve yozlaşma başta olmak üzere sosyal; kadın ve aşk konuları başta gelmek üzere de bireysel konularda, sadelik güzeldir felsefesini temsil eden şiirler kaleme almış, bu şiirlerin 11 kadarı bestelenmiştir. Şemsi Belli şiirinde vasiyeti olsa da  köyüne gömülmemiştir.

 

Şemsi Bellinin Doğduğu Köy Kızıluşağı

 

 

Türkü Taşı

 

Öldükten sonra da duyabilseydim

Göldağından coşup gelen

Delicoş çayın sesini

Köyümün toprağına gömülmek isterdim

 

Kayalar dururdu dört bir yanımda

Üstü yosun tutmuş kayalar

Bir kayada dört satırlık bir özlem:

 

Ne dua isterim, ne de bir fatiha

Oturun, dinlenin taşımda yeter

Bu can belki ezgilerle dirilir

Bir türkü söyleyin başımda yeter

 

Bir kayada Arguvanlı bir sazcı

Dooost dost diye inletirdi sazını

 

Bilseydim ki

Ölüler de efkârlanır, mutlanır

Ölüler de dirilerle konuşur

Türkü Taş’la konuşurdum sizinle

Şemsi BELLİ/Eylül–1995

 

Kızıluşağı ve Çimenuşağı birbirine çok yakın. Biri Sünni Kürt, diğeri Alev Türk komşu köyler. Birlikte çok güzel yılları geçmiş  ve geçiyor. Birbirlerine kirve olmuşlar. Sorunları hep aynı yollarının asfalt olması, ürünlerinin değerlendirilmesi, köyden kente göçün engellenmesi. Okul iş ekmek derdinde insanlar. İdeolojik, dini, mezhepçi, ırkçı pozitif ayrımcılıklar olmasın diyorlar. Çocuklarının geleceğini düşünüyorlar.

 

 

Nihayet Türk Alevi Çimenuşağına geliyoruz. Cafer amcanın evinin önünde arabalarımız Akasya ağaçlarının altına bıraktık. Evin kızları Fatma, Hayriye arabadan inip   şehirden getirdiklerini arabanın bagajından alıp önümüze düştüler.  Cafer amca 83 yaşında,  emekli çocukları şehirde yaşıyor. Yaşlılık yürümekte zorluk çekiyor. Kulak az duyuyor .Eşi yıllar önce hakka göçmüş.  Kızları sırasıyla hafta sonları gelip ev işinde yardımcı oluyorlarmış. 

 

                                                    Çimenuşağı

Köyde çok güzel bir sabah kahvaltısı yaptık. Hava mis gibi, sessizlik hakim. Küçük yeşil bir mezra... Köyde taş bir pınar dikkat çekici. Taş pınara bitişik betondan bir ek yapılmış, çeşmenin doğallığını bozmuş. 

 

                                        Çimenuşağı  / Değirmen taşı, Çeşmenin taş oluğu

 

Ayrıca çeşmenin Taş oluğunu çıkarıp  Çeviz ağacının altındaki köyün eski değirmenin taşının yanına koymuşlar. Bence işin ehli tarafından çeşmenin bir restorasyon çalışması  yapılması. Yeni yapılan beton küçük çeşme kaldırılarak , kürünün birlikte taştan yapılması. Taş oluğunda eski yerine konması...

                                          Çimenuşağı Mezrası Çeşme

Köyün aşağısında meşe ağaçlarının arasında Hekimhan Ballıkaya( mezirme)  Vayloğ dedeye ( Mustafa Tuna )ait bir düşeği ziyaret ettik. Düşek dikdörtgen prizma şeklinde şahidesi /mezar taşı yok. Beton sıva üzerinde gelişigüzel zor okunan Vayloğ dede yazılıydı.

 

                                            Hekimhan Ballıkaya'lı Vayloğ Dedenin Düşeği

     Öğlen  Cafer amcaya muhtar İbrahim'den  gelen tlf'la Ercek köyünde  aşure yapıldığını öğrendik. Bizde arabalarımıza binerek  aşure yapılan muhtarın evine gittik. 

Muhtar İbrahim Yıldırım genç , çalışkan, yardım sever, cana yakın bir insandı. 

Evin önünde kazada Aşure pişiyor, iki kadın ağaç karıştırıcı ile kazanın başında Aşure dibine tutmasın diye usul usul karıştırıyorlardı. Evin bahçesinde masalar konmuş, kadınlı erkekli oturup sohbet ediyorlardı. Masaların arkasında sırtını bahçeye vermiş yeni yapılı  büyük çeşmeden buz gibi su akıyordu. Üç kürün yan yana dikdörtgen havuz gibi...toplanan su evin bahçesine akıyordu. Bahçe yemyeşil her türlü meyve ağacı ile süslenmiş. Elma armut, ayva, erik ağaçları yükünü taşıyamadığından bazı dallar kırılmış. Aşure piştikten sonra kazanın başına orada bulunan erkek kadın birlikte giderek sağ ellerinin baş parmağını kazanın kenarına değdirerek Hüseyin Yıldırım  Dede aşure dağıtılmadan  duasını okudu.

 

 

Aşure lokmamızı, canlara pay ettik,

Hak kabul eylesin...

 

Bismişah Allah Allah, 

Lokmayı celil,bereketi Halil,

Yiyene helâl, yedirene delil olsun, 

Bir Lokması, bin kadaya kalkan olsun, 

Dilde dilek, gönülde muradlara vesile olsun, 

Cenab-ı Allah, birliğimizi,beraberliğimizi daim kılsın...

GERÇEĞE HÜ...

 

 Dua esnasında orada bulunanlar' Allah ,Allah" diyerek  dua ritüeline  katıldılar.  

 

 Evin bahçesinde oturduğumuz yerde arka fonda çeşme olduğundan kürüne akan su sesi. Ağaçlarının ince yapraklarının rüzgarda çıkardığı ıslık, böcek ve kuş seslerinin oluşturduğu bir seremoni eşliğinde lokmamızı , ardından aşuremizi yedik..

Buz gibi ayranı içtik. Yemek esnasında Gürge köyünde eski bir Cemevi sohbeti geçti. Çimenli köyüne yaklaşık 5 km. yolu olduğunu öğrendim. Dünürüm Haydar beyle gelmişken bu köyde gitmeye karar verdik.  

 

     Koyuncu( Gürge) dağların arasında yemyeşil cennet gibi Türk Alevi bir köy. Köyün girişinde tepeden kuşbakışı  fotoğraflar çektim. Tepeden aşağı inince köprüyü geçmeden mavi mozaik bir çeşmeden su içip serinledik.

 

                                                  Gürge köyünün çeşmesi

     Traktörle geçen birine Cemevinin yerini öğrendik. Bir köylü  cemevine kadar bizimle  geldi. Köprüyü geçtikten sonra köyün dar sokaklarına girdik.

Gürge mahallesinde, beton, kerpiç evler arasında bir çıkmazın sonunda,

arabayı bırakıp Cemevine yürüdük. 

 

                                                      Gürge Karakapı Cemevi

 

   İki katlı bir binanın alt katı Cemevi. Hasan Hüseyin Dede ağaçtan yontularak yapılan kapıyı açtı, kapıyı niyazlayıp içeri gidi. Bizde arkasında  içeri  girdik. 

 

                                               Karakapı Cemevi Kapısı

     Devlet Demir yollarından emekli Hasan Hüseyin Dede ile   güzel bir söyleşi gerçekleştirdik. 

Cemevini söyleşiyi kameraya aldık. Birlikte hatıra fotoğraf çektirdik.

 

Koyuncu (Gürge ) köyü; 

       Malatya ili Arguvan ilçesinin Arapkir ilçesi ile, sınırlarını belirleyen Göl Dağları'nın doğu uzantısında, deniz seviyesinden bir hayli yüksek bir plato üzerine kurulmuş, doğal güzellikleri halk tarafından yetiştirilmiş ağaçlarla zenginleştirilmiş, akarsuların yeşillendirdiği gözelerle birleştiğinde insana hoş bir rahatlık veren yeşili ile cennet bir köyümüzdür. Koyuncu ( Gürge ) köyü, kuruluşu eskilere dayanan tarihi geçmişini dünden bugüne tasımış yaklaşık 700 yıllık bir köyümüzdür.

      Gürge’nin kuruluş yıllarındaki isminin Gügen olduğu, daha sonraları Gürge ismini aldığı, bu ismi 1950’li yıllara kadar taşıdığı görülmektedir. 1950’den sonra tüm yörede olduğu gibi Gürge’nin de ismi değiştirilerek Koyuncu adi verilmiştir.

 

                                   Dünürüm Haydar Yıldız Beyle birlikte Gürge Köyü.

      Halk halen hasat mevsimi başlangıcında Şeyh Süleyman Mezrası’nda bereket kurbanı, hasat mevsimi sonunda da Karakapı'da Abdal Musa Birlik Lokması verirler. Bu gelenek ve göreneği halen devam ettiriyoruz.

    Gürge köyü akarsuları bakımından en zengin köyümüzdür. Köyün akarsuları dört ana çeşme olarak yaklaşık 40 çeşmeden oluşur.

Bunların en ünlüleri Piltan pınarı, Büyük Pınar, Patpat pınarı ve İncesu pınarıdır. İncesu pınarı iki ana çeşmeden oluşur, biri köyün su ihtiyacını karşılar diğeri sulamada kullanılır. Suyun verimlilik kapasitesi yüksek olup saniyede 25 litredir. Köyün çevresini saran sıradağların üzerinden ağustos aylarının ortalarına doğru kalkan karlar akarsuların rezervlerini oluştururlar. Gürge köyünün bitki örtüsü çeşitlilik arz eder. Yazın yaylalarına gelen sürülerin eti ve sütü çok lezzetli, arılarının balları hoş kokulu olur. Yaylalar hayvancılık ve arıcılığa elverişlidir. Bağrından akan sularla baharda yeşile boyanan görkemli dağlar yaz aylarının sonlarına doğru sararır solar."

 (Gürge Facabuk sayfasından alıntı)

     Arguvan'ın  köylerinde ben de memleket sevgisinin özünü duydum. İnsanlar ne kadar sıcak, ne kadar samimi, ne kadar sevilirlermiş. Yüzlerce, binlerce yıldır bu topraklarda dilimizi, inanç ve kültürümüzü yeşertip kökleştiren, yaşatan Ocakların , babaların yaktıkları çerağları sonsuza kadar yurdumuzun ve tüm insanlığın birlik, beraberlik, kardeşlik aşkının yaşamasına vesile olsun... Hakk bizleri bu güzelliklerden, bu sevgiden ayırmasın.

 

     Güneş ardımızda  alçalırken  Malatya'ya doğru köy yollarında yol aldık. bazen  uça uça, bazen düşük vitesle inleye inleye. Tozu dumanı kata kata . Uzaklardaki çıplak dağlar yavaş yavaş mor dağlar oldu . Yazıhan yol ayrımında Beydağı'nın yamacında itibaren Malatya Ovası ışıl ışıl... Gökyüzündeki yıldızlar gibi  parlıyordu...

 

 

 

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

IŞIKLAR SÖNMESİN
08 Ocak 2024 06:01

Ali Kapısı Derneği Abdal Musa Birlik Lokması
20 Aralık 2023 06:01

Sazlılar Derneğinde Abdal Musa Lokması
07 Aralık 2023 06:01

Zeynel Abidin Vakfında Abdal Musa Lokması
03 Aralık 2023 06:01

Seyituşağı Köyünde Abdal Musa Birlik Lokması
16 Kasım 2023 06:01

MALATYADA REKLAM TABELACILIĞI
03 Kasım 2023 06:01

Endüstri mirası tescili Tuğla Bacası restorasyonu bekliyor
28 Ekim 2023 06:01

GÜNDÜZBEY- PINARBAŞI KAPTAJ GEZİSİ
17 Ekim 2023 06:01

KABAH ABDAL TÜRBESİ ve GÜRGÜR DEDE TÜRBESİ
10 Ekim 2023 06:01

ELEMENDİK PINARI
02 Ekim 2023 06:01

HEKİMHAN'DA 'TORLAKÇILAR' EKMEKLERİNİ ATEŞ VE KÜLDEN ÇIKARIYOR
09 Eylul 2023 06:01

HEKİMHAN KÖYLÜKÖYÜNDE SARIÇAM ORMANI
29 Ağustos 2023 06:01

BATTALGAZİ'DE ASIRLIK KARA DUT
22 Ağustos 2023 06:01

Zeynel Abidin'de Aşure Lokma Etkinliği
18 Ağustos 2023 06:01

Hekimhan'da Dört Yüz Yılık Ceviz Ağacı
05 Ağustos 2023 06:01

VEFA KONAĞI, DEPREMZEDELERE MESKEN OLDU!
03 Ağustos 2023 06:01

TARİHİ ESERLERE SAYGI
31 Temmuz 2023 06:01

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNDE SİNEMA ANILARI
28 Temmuz 2023 06:01

Profesyonel Fotoğrafçı HÜSEYİN KOÇ Son Yolculuğuna Uğurlandı
09 Temmuz 2023 06:01

BİR BOZKIR KÖYÜ GEBELİ / ARAPGİR
09 Temmuz 2023 06:01

Karapınar'da ŞAH -I MERDAN Ziyareti
09 Temmuz 2023 06:01

DOĞANYOL'UN YENİDEN DOĞUŞU
15 Haziran 2023 06:01

GELİNCİK TEPE
07 Haziran 2023 06:01

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜ 6 ŞUBAT DEPREMİNİN ARDINDAN
27 Mayıs 2023 06:01

ÂŞIK VEYSEL... Sivrialan köyüne yolculuk...
16 Mayıs 2023 06:01

MEMLEKETİM YIKIK VİRANE OLDU
19 Mart 2023 06:01

MALATYA'DA SITMA SAVAŞ VE BABAMIN ANILARI
13 Ocak 2023 06:01

MALATYA SÜMERBANK FABRİKASI İŞÇİSİNİN RÜYASI
28 Kasım 2022 06:01

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNÜN ' GARİP' MEZARLIĞINA SAHİP ÇIKILDI
25 Kasım 2022 06:01

ENGÜZEKLİLER CEM EVİNDE ABDAL MUSA - BİRLİK CEMİ
08 Kasım 2022 06:01

ADINI YİTİREN OKUL...Akçadağ Köy Enstitüsü
13 Ekim 2022 06:01

Hekimhan Ballıkaya (Mezirme) Mahallesi
22 Eylul 2022 06:01

HEKİMHAN-GİRMANA 1. KÜLTÜR ŞENLİĞİ
01 Eylul 2022 06:01

RUS PAZARI / BİT PAZARI
20 Ağustos 2022 06:01

MALATYA ÜÇ HORAN KİLİSESİNDE İKİNCİ AYİN
14 Ağustos 2022 06:01

Kiliseden Kültür Merkezine
28 Temmuz 2022 06:01

Aspuzu Bağları: Karadut Ağacı
11 Temmuz 2022 06:01

TEMMUZ SICAĞINDA İKİ KARA GÜN
04 Temmuz 2022 06:01

Fetiye Uzun Hasan Cami
30 Haziran 2022 06:01

Vefalı Malatyalıların Doğanşehir Gezisi
29 Haziran 2022 06:01

Malatya'da Venk Şapeli
29 Haziran 2022 06:01

CHP KÖY ENSTİTÜLERİ MASASI VE PROJELERİ
21 Haziran 2022 06:01

MALATYA'DA UMUMİ TUVALETLER SORUNU
20 Haziran 2022 06:01

SEYYİD AZİZ DEDE(Ape Aziz) ANMA ETKİNLİĞİ
15 Haziran 2022 06:01

MAVİ DEĞİRMEN / Seferihisar - İzmir
15 Haziran 2022 06:01

Bir Gezi Anısı
06 Haziran 2022 06:01

ASPUZU BAĞLARI
06 Haziran 2022 06:01

Hüseyin Doğan Dede 39.Ölüm Yıl Dönümünde Anıldı
25 Mayıs 2022 06:01

MALATYA DEMİRYOLU MENFEZİNİN HAZİN SONU
13 Mayıs 2022 06:01

MELİTA
10 Mayıs 2022 06:01

YAZAR ÖZGÜR SİNAN'LA ÇANAKKALE'DE KEYİFLİ BİR RÖPORTAJ
07 Mayıs 2022 06:01

KARAGÜL
30 Nisan 2022 06:01

TARİHİN İZİNDE... Mezar Taşlarından Yapılan Demir Yolu Menfezi
30 Nisan 2022 06:01

NE BAHARLARIMIZ GEÇTİ ÖMÜRDEN
11 Nisan 2022 06:01

MALATYA'DA KAYISI AĞAÇLARI ÇİÇEK AÇTI
04 Nisan 2022 06:01

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNÜN SAHİPSİZ MEZARLIĞI
01 Nisan 2022 06:01

Akçadağ Köy Enstitüsü 1947 mezunu Öğretmen MUAZZEZ YILMAZ
17 Mart 2022 06:01

ELAZIĞ/ KEBAN- DENİZLİ KÖYÜ KERVANSARAYI
25 Şubat 2022 06:01

Balıkesir'de Tahtakuşlar Köyü
14 Şubat 2022 06:01

GÜLE GÜLE BİLGE İNSAN, İSMAİL KAYGUSUZ...
04 Şubat 2022 06:01

Lütfi Özgünaydın: 'Bir zamanlar Kemaliye'
30 Ocak 2022 06:01

Malatyalı Yazar Necati Güngör beyi İstanbul'da ziyaret
25 Ocak 2022 06:01

KÖY ENSTİTÜLERİNDE KÜTÜPHANELER
24 Ocak 2022 06:01

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNDE SİNEMA ANILARI
24 Ocak 2022 06:01

Gazateci Hrant Dink katledildiği yerde anıldı.
24 Ocak 2022 06:01

Geçmişin İzinde DAMASCUS Sergisi
13 Aralık 2021 06:01

DEMİRYOLU KÜÇÜK İSTASYONLARI
03 Aralık 2021 06:01

MALATYA’DA YENİ FiDANCILAR SİTESİ HAZIR
22 Kasım 2021 06:01

Malatya'da Vanlı Hoca: Şeyh Hacı Hamid Hamd-î Vânî El- Malatî (1873 – 1955)
22 Kasım 2021 06:01

Malatya'da Venk Manastır ve Kilisesi
16 Kasım 2021 06:01

Malatya'da 'Venk' Manastır ve Kilisesi
25 Eylul 2021 06:01

HEKİMHANLI SADIK BABA
15 Eylul 2021 06:01

Malatya ERHAÇ Askeri Hava üssü Adı Nereden Geliyor
15 Eylul 2021 06:01

HEKİMHANLI ÂŞIK ESİRİ BABA
08 Eylul 2021 06:01

SÜRYANİ KADİM MOR BARSAUM MANASTIRI / DİLBER KALESİ
24 Ağustos 2021 06:01

ASLANTEPE HÖYÜĞÜ'NÜN UNESCO YOLCULUĞU... Temmuz 31, 2021
03 Ağustos 2021 06:01

Malatya'ya kuşbakışı bakanları şaşırtan dairesel tarlalar
27 Temmuz 2021 06:01

Aşağıbağlar Suflâ Cami (1850) Yeşilyurt/Malatya
26 Temmuz 2021 06:01

MALATYA'DA ROMA ODA MEZARLARI... YİNE TOKİ
26 Temmuz 2021 06:01

Okulun Atatürk Anıtına Saygısızlık
08 Temmuz 2021 06:01

MALATYA CASA ŞEHİTLİĞİNİN KÜNYELİ MAHZUN AĞAÇLARI
08 Temmuz 2021 06:01

ŞEKER FABRİKASININ ALKOL ÜNİTESİ KADERİNE TERK EDİLDİ
05 Temmuz 2021 06:01

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜ YERLEŞKESİNDEN HÜZÜNLÜ KARELER
28 Haziran 2021 06:01

BİN YILLIK SELÇUKLU KIRK KARDEŞLER MEZARLIĞI İÇLER ACISI HALDE
28 Haziran 2021 06:01

Ulu Camii Sit Alanına 30 yıl önce yapılan okul binası yıkıldı
07 Haziran 2021 06:01

Battalgazi Çolakoğlu Köyü
24 Mayıs 2021 06:01

Malatya’da sebze fidelerini dikme, dönemi başladı
04 Mayıs 2021 06:01

Hurda Depolarının Şehir Dışına Çıkarılması
04 Mayıs 2021 06:01

Malatya'da İlkbahar
14 Nisan 2021 06:01

YOLUM DÜŞTÜ HACI BEKTAŞ'A
05 Nisan 2021 06:01

SANCAKTAR ABDULVAHAP GAZİ TÜRBESİ
18 Mart 2021 06:01

TOPKAPI SARAYI ve CELLAT ÇEŞMESİ
07 Mart 2021 06:01

KARACA AHMET SULTAN TÜRBESİ
07 Mart 2021 06:01

AYASOFYA'YA YOLCULUK.
27 Şubat 2021 06:01

MALATYA ÇINARLI CAMİİ / SURP ASDVADZADZİN Kilisesi
21 Şubat 2021 06:01

ŞAHKULU SULTAN DERGÂHI
07 Şubat 2021 06:01

ZEYNEP- KAMİL HASTANESİ ÖLÜMSÜZ BİR AŞK HİKAYESİ
01 Şubat 2021 06:01

MALATYALI İSMAİL AĞA CAMİİ. HAMAMI, ÇEŞMESİ
30 Ocak 2021 06:01

Koca Vaiz Baba Türbesi
30 Ocak 2021 06:01

TÜRBE VE TABUTDA ÖRTÜ (PÛŞÎDE) KÜLTÜRÜ
28 Aralık 2020 06:01

ŞEYH BEDREDDİN'İN MEZARINI YAPIN
25 Aralık 2020 06:01

UMUMİ TUVALETLER
09 Aralık 2020 06:01

HEKİMHAN, TARİHİ SURP PIRGİÇ KİLİSESİ
03 Aralık 2020 06:01

HEKİMHAN'IN TARİHİ MEZARLIKLARI ve YENİ MEZARLIĞIN HİKAYESİ
29 Kasım 2020 06:01

Hekimhan Hükümet Binası Yangını
26 Kasım 2020 06:01

ARAPGİR'İN KAHVERENGİ YOL LEVHALARI
19 Kasım 2020 06:01

İÇİNDE MEZARLIĞI OLAN OKUL
12 Kasım 2020 06:01

HEKİMHAN DİPSİZ GÖL (SÜLÜK GÖLÜ)
04 Kasım 2020 06:01

Malatya'dan Hatay'a Hafta Sonu Gezisi
28 Ekim 2020 06:01

MALATYA'DA İLYAS TENEKELİ KÖŞK MİNARELİ CAMİ
22 Ekim 2020 06:01

HEKİMHAN CEVİZiNİN HİKAYESİ
16 Ekim 2020 06:01

MALATYA SURP YERRORTUTYUN (Taşhoran ) Kilisenin Yeni Kubbesi.
14 Ekim 2020 06:01

Yüce dağ başında bir garip mezar
11 Ekim 2020 06:01

Hekimhan'ın Tarihi Çeşmeleri Kaderine mi Terk Edildi?
07 Ekim 2020 06:01

Kapatılan Köy okulları kaderine mi terk edildi?
06 Ekim 2020 06:01

DİLEYİCİ ROMANI-Fatma Çağlayan
16 Eylul 2020 06:01

12 EYLÜL KARANLIĞINDA KAYBOLAN BİR NESİL
13 Eylul 2020 06:01

SULTANSUYU HARASINA HİPODROM NEDEN YAPILMIYOR?
25 Temmuz 2020 06:01

MALATYA'DAN ERZİNCAN-BAŞBAĞLAR KÖYÜNE YOLCULUK...
23 Haziran 2020 06:01

Hekimhan-Güzelyurt Ilıca Tıpka Ocağı
19 Haziran 2020 06:01

HEKİMHAN - YAĞCA GEYİK ve DAĞ KEÇİSİ ÜRETİM MERKEZİ
16 Haziran 2020 06:01

FUGACI ABBAS USTA (Abbas Soğukpınar)
15 Haziran 2020 06:01

MALATYA KAYISI ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ
22 Mayıs 2020 06:01

Aziz Mor Ahron Kadim Süryani Manastırı (M.S 329)
17 Mayıs 2020 06:01

MALATYA SÜMER İLKOKULU BİNASI YIKILIYOR
11 Mayıs 2020 06:01

IŞIKLAR SÖNMESİN
23 Nisan 2020 06:01

370 YAŞINDA KIZILCIK AĞACI
19 Mart 2020 06:01

MEZAR TAŞLARINDAN YAPILAN DEMİRYOLU KÖPRÜSÜ
18 Mart 2020 06:01

Tüm Yazılar