Fikri Demirtaş
[email protected]

Malatya'dan Hatay'a Hafta Sonu Gezisi

28 Ekim 2020 00:02

Hafta sonu 25 Ekim 2020 tarihinde Malatya'dan Önder Serindağ'ın organizasyonu Önder Maldia tur ile Hatay'a turuna katıldım.

Güneş henüz doğmamıştı. Rehberimiz Hatay Samandağlı Almanca öğretmeni Orhan Bey otobüs içinde "Hatay topraklarına girmiş bulunuyoruz. Kayısı diyarından ,barış kardeşlik, içinde üç dinin yaşadığı Cami, Kilise ve Havra'nın bulunduğu Hatay şehrine hoş geldiniz , günaydın" anonsuyla uyandık. "Gezi boyunca birlikte güzel bir gün geçireceğiz"dedi.

Gezi Planımız

Antakya / Hatay Turu

01.00 Malatya'dan Hareket

06.00 Antakya ( Rehber Orhan )

07.00 Hz. Musa Ağacı

.08.00 Vakıflı Köyü ( Türkiye'nin tek Ermeni Köyü)

-Kahvaltı

-Kilise

-Kültür müzesi

-Alış veriş ( Ermeni işçilikleri ve ürünleri)

09.30 Titus Tünelleri

11.00 Hz. Musa ile Hızırın Buluştuğu yer

12.00 ST.Pierre Kilisesi

13.00 Antakya Arkeoloji müzesi

14.00 Antakya Mutfağı

15.00 Harbiye Şelalesi

-15.30 Panoromik gezi

-Rum evleri

-Habib Neccar cami

-Asi Nehri

-Atatürk Anıtı

- Serbest zaman / alış veriş

18.30 Malatya'ya hareket

24.00 Malatya'ya varış

Sınır hattında bulunan şehir, ay'a benzetildiğinden hat ile ay kelimesi bir araya gelince HATAY ismi konmuş. Atatürk "Hıtaylar"ın Anadolu'ya da gelmiş olduklarına inanıyordu. "40 asırlık Türk yurdu" saydığı Antakya'ya Hatay ismini bu yüzden vermiş"

Türkiye'de son kalan Ermeni Vakıflı köyünden bakınca bir tarafta Kel Dağ, ucunda Akdeniz ve arkasından Suriye görünüyor. Diğer tarafta Musa Dağı’nın geniş etekleri yayılıyor.İki yanı yeşil bahçelerle kaplı yokuş bir yoldayız... Narenciye bahçelerinde mandalinalar portakallar, zeytin, defne ağaçları, muz, hurma vb. yarı tropikal iklimde ne yetişirse meyve ,bitki burada da yetişirmiş. Amanos Dağlarında sonbahar manzaraları Yeşilin her tonunun sarı, kırmızı ve turuncu ile buluştuğu ağaçları kartpostallık görüntüler oluşturmaya başlamış.

9 Ekim 2020 tarihinde Hatay'da çıkan ve günlerdir söndürülemeyen yangını terör örgütü PKK üstlenmişti. Şehir merkezine kadar gelen alevler sonrası bir çok ev ve işyeri tahliye edilmişti. Çıkan yangında ormanlar küle dönmüş ve bir çok hayvan yanarak can vermişti. Millet olarak çok üzülmüştük.

MUSA AĞACI

Musa Ağacı, Samandağ ilçesine 6 km uzaklıktaki Hıdırbey köyünde bir dere kenarında bulunmaktadır. Gövdesinin çevresi 35 metre olan ağacın Hz. Musa’nın asasının Ab-ı Hayat (ölümsüzlük suyu) sayesinde filizlenip kök salmasıyla meydana geldiğine dair efsaneler anlatılmaktadır.

Musa Ağacı ile ilgili mitolojik hikâye şöyledir: Hz. Hızır ile Hz. Musa’nın Samandağ buluşmasından sonra Hz. Musa, Musa Dağı’na çıkmak üzere yola çıkar. Hıdırbey köyündeki Musa Ağacı’nın bulunduğu yere geldiğinde çok susar. Bastonunu bu ağacın bulunduğu yere sapladıktan sonra, hemen yanındaki dereye su içmeye gider. Su içip döndüğünde ise, yere diktiği bastonunun bir çınar filizi haline geldiğini ve yeşerdiğini görür. İşte günümüzde “Musa Ağacı” olarak bilinen bu ağacın, Hz. Musa’nın bastonunun yeşermesiyle meydana geldiğine inanılır. Çınar ağacının, bilim insanlarına göre, 1000-1200 yıllık bir geçmişinin olduğu tahmin edilmektedir.

Vakıflı köyünü içinden geçip Hatay’ın Samandağ İlçesi Hıdırbey köyünde, Musa Ağacını doğal güzelliği ve heybetiyle sabah erken saatlerinde ziyaret ettik. Daha yöresel ürünler satanlar bile açılmamıştı. Ab-ı hayat suyu ile yüzlerimizi yıkayarak buz gibi suyunu içtik. Kocaman ihtişamlı bir çınar ağacı gölgesi bize narin, taze bir serinlik veriyor. Gezilecek çok yer olduğu için burada çaylarımızı yudumlayıp sabah kahvaltısı için tekrar Vakıflı köyüne geri dönüyoruz.

VAKIFLI KÖYÜ

Vakıflı Köyü. Osmanlı İmparatorluğu öncesinden bugüne yüzlerce yıl Ermenilerine ev sahipliği yapmış. Rakım denizden yükseklik 70 metre, köyde şu an 128 kişi yaşıyor. Vakıflı köylüleri Türkçe, Arapça ve Ermenice biliyor. Köylülerin bir kısmı, Fransızca da biliyor. Köyde okuma oranı yüzde 100. Köylülerin yüzde 32’si üniversite mezunu. Köyde ekonomik nedenlerden işsizlikten dolayı Anadolu’nun diğer köylerinde olduğu gibi gençler bir daha köylerine geri dönmüyor. Ya İstanbul’da kalıyor ya da Avrupa’ya gitmeyi tercih ediyormuş.

Vakıflı köyü candan insanların olduğu huzurlu ,sesiz bir köy .Konforlu ve temiz bir yer. Musa dağı restoranda yediğimiz , serpme kahvaltı çok iyiydi .Ayrıca restoran sahiplerinin misafirperverliği takdir edilecek kadar iyiydi. Serpme kahvaltıyı yaptığımız yerde. Asi Nehri’nin açtığı vadiden geçerek gelen ve denizden esen rüzgâr esmeye başlıyor. Yeşillik denizi ayaklarımızın altında. Etrafımız zeytin,narenciye,muz, nar. hurma ağaçları...

Hatayı dağlarında ,tepelerinde yüzlerce rüzgar gülleri enerji için dönüyor. Kanatlarını açmış dev masal kuşlarına benziyorlar. Pazar günü sonbaharın serinliğinde güzel bir güne merhaba dedik. Vakıflı köyüne kendini atan her kişi bir ‘’oh’’ çeker. Muhteşem suyu leziz sebze ve meyvesi, sütü ve balı çevrede ün yapan, evleri taş duvardan yapılı, iki yüz haneli bir Ermeni köyü…

Çok da ilginç bir köy… Kat kat yüksek rakımlara sahip başka yerlerde görmediğim bir hava dolaşımı var. Bir yerde otururken bir de bakarsınız pencereden bulut içeri girdi. Bir başka serinlik, bir başka atmosfer. Hüzün ile neşe birbiri ile barışık kaynaşır. Kahvaltı sonrası iki yanı yeşil bahçelerle kaplı ve kıvrılıp giden yokuş bir yoldan Vakıflı köyüne doğru aşağı iniyoruz. Yolun iki kenarında Mezarlıktan aşağı yollar parke taşları döşenmiş.

Denizden karaya doğru esen rüzgar, derelerin tepelerin içinde yer alan; ıhlamur, portakal, limon ağaçlarından yükselen eşsiz kokuları önüne katıyor, ormandaki çiçek ,çam ,defne kokularıyla harmanlayarak yukarıya taşıyor.

Esen rüzgarın ağaçların arasında, gazellerin üzerinde yürürken, çıkardığı hışırtılar, eski zamanların en güzel ezgilerini seslendiriyor gibiydi. Onlarca kuş türünün cıvıltıları, köyü kuşatan çok sesli orkestrayı çağrıştırıyordu. Gezmeye gelenlerde bu güzel sesleri keyifle dinlerken zaman gelip geçiyordu.

Yolun iki yanındaki evler doğa ile bir bütünlük oluşturmuş. Çok etkileyici bir doğal güzelliği var, insanı hayretler içinde bırakıyor.

Asırlık çınar ağaçları, yenidünya, erik , portakal mandalina ,hurma ve çok sayıda nar ağaçlarını

seyrede seyrede yürüdük.

Vakıflı´da, Kilisenin yanında ülkenin ilk Ermeni müzesi kurulmuş. Müzede, Ermeni kültürünün yanı sıra farklı kültürler de tanıtılıyor. Kilisenin karşısında yolun kenarında yapay bir şelale etrafında narenciye bahçeleri ellini uzatsan tutacağınız mandalinalar, narlar rengarenk çiçekler, sarmaşıklar fotoğraf çektirmek için doğal manzaralar... Tarih ve doğanın iç içe olduğu, zeytin ve çam ağaçlarıyla kaplı yayla köyleri insanı içine çekiyor.

ORGANİK TARIMLA UĞRAŞIYORLAR

Vakıflı köyünde yaşayan Ermeniler, organik tarımla uğraşıyor. Yetiştirdikleri ise, portakal başta olmak üzere narenciye ürünleri ve nar ekşisi, zeytinyağı gibi ürünlerle geçim kaynakları. Organik tarıma kadınlar öncülük ediyor. Bunun için Vakıflı Köyü Kooperatifi kurulmuş. 2005 yılında Kadınlar Kolu’nun kurulmasıyla kooperatifin çalışmaları hareketlenmeye ve çeşitlenmeye başlamış. 5 kadınla kurulan kooperatifin kadınlar kolunda bugün 27 kadın çalışıyor.

Kadınlar; evlerinde ürettikleri ürünleri,

Kilise bahçesindeki küçük dükkanda organik tarımın ürünü değişik tat ve aromalarla ceviz reçeli, kabak reçeli, patlıcan reçeli yöreye özgü kireçte bekletme tekniğiyle yapılan reçeller bulabilirsiniz. Defne sabunu, meyve suyu, defne yağı, nar ekşisi, 17 çeşit likör ve şarap da satışa sunuyorlar. Defne taneleri dev kazanlarda kaynatıp, mis kokulu sabunlar yapılmaya başlanmış.

Organik tarımla yetiştirdikleri portakal başta olmak üzere narenciye ürünleriyle 2004 yılında Türkiye’ye 1 milyon Euro ihracat geliri kazandırınca, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) tarafından Toplumsal ve Sportif Fair Play Ödülü ile mükâfatlandırılmış.”

Yolun solunda köyün küçük ve zarif Kilisesi...Bayan görevli kilisenin kapısını açtı. Kilisenin altında bahçede ise yöresel ürünlerin satıldığı yer var.

Köy kilisesi Surp Asdvadzadzin’in (Aziz Meryem Ana) 1997 yılında geniş kapsamlı restorasyonla bugünkü halini almış. Her yıl kutladıkları Kutsal Doğum (Noel / Surp Dzununt), Kutsal Diriliş (Paskalya / Surp Zadig) ve Meryem Ana’nın Göğe Yükseliş Yortusu (Surp Asdvadzadzin) dini törenlerini geleneklerini devam ettiriyorlarmış.

Köyün ünü dünyanın her tarafına yayılmış köyün eski sakinlerinin devamı olan kuşakların, yerli-yabancı turistlerin, ulusal ve uluslar arası medyanın ilgi odağı haline gelmiştir.

Köyün kahvesinde oturup meyve bahçesine doğru çayınızı kahvenizi içip soluklanmak için şirin bir yer. Hemen yanında bulunan bakkalda organik yiyecekler ve ev yapımı şaraplar bulunuyor.

Su kanalın yanına dizilmiş masalarda çayımızı kahvemizi içip alış veriş yaptıktan sonra şirin mi, şirin bir yerleşke olan ’Son Ermeni Köyünden ayrıldık. Türkiye’nin son etnik ermeni köyü bin yılın bütün güzelliklerini yüzünde görebiliyordum, bütün acılara inat..

Bir emekli öğretmen olarak gezilmesi görülmesi gereken bir yer. Birincisi Türkiye’nin tek ve son ermeni köyü. İkincisi Antakya’nın kozmopolit “medeniyetler şehri” havasını teneffüs etmek istiyorsanız, barış içinde yüzlerce yıl nasıl yaşanır görmek istiyorsanız çanın ve minarenin aynı kareye girdiği görüntüyü izlemeli ve insanların bir aradaki yaşamını deneyimlemelisiniz. Ayrıca defne sabunu, salça gibi Antakya’dan temin edilebilecek şeyleri rahatlıkla temin edebileceğiniz bir köy. Sonbaharda giderseniz portakal ,defne ağaçlarının kokusunda ve yeşilde huzur bulacaksınız. Minik köyün kilisesini gezmenizi ve bir dilek mumu yakmanızı öneririm...

MUSA DAĞI DİRENİŞİ, MUSA DAĞI İSYANI

Bir zamanların hakikati...

Tarih Profesörü Yusuf Halaçoğlu

"1915'te tehciri kabul etmeyen Musa Dağı Ermenilerinin dağa çıktıkları, burada kendi devletlerinin Osmanlı askerleriyle çatışmaya girdikleri isyan ettikleri yerdir.

Vakıflı dâhil altı Ermeni köyünden Musa Dağı’na çıkan insanlar, Osmanlı ordusuna karşı günlerce direnmişler. Ölmüş ve öldürmüşlerdir.

1915’te, Osmanlının tehcir kararına uymayarak, Musa Dağı’na çıkan ve orada Osmanlı ordusunun kuşatması altında haftalarca direndikten sonra bir Fransız savaş gemisinin onları Mısır’daki Port Said Limanı’na götürmesiyle kurtulan 4 bin Ermeni’nin hikâyesidir bu dağdan aşarak yüzümüze vuran güneşin yansıttıkları...

Flavia Amabile ve Marco Tosatti imzalı, İtalyanca'dan Suna Kılıç’ın çevirdiği, “Musa Dağ Direnişi” isimli kitap Aras Yayıncılık’tan çıktı. Kitap, 1.Dünya Paylaşım Savaşı'nda Ermeni tehciri günlerinde Antakya’daki Musa Dağ’ına tırmanışa geçerek 'tehcir' emrine uymayan, sayıları birkaç bini aşmayan bölge Ermenilerinin kendi yaşadıkları devlete karşı direnişini konu alıyor kitabında...

"Ermeniler savaşın uzun sürmeyeceğini düşünüyorlardı. muazzam ve yenilmez Rus gücü, tükenmez Fransız zenginliği, İngilizlerin kurnazlığı ve denizlerdeki egemenliği,savaşın çok yakında müttefiklerin zaferiyle sonuçlanmasının yeterli garantisi sayılıyordu." Şapkalı amcalarımız ( Avrupalılar)bizi kurtarmaya gelecek ve asırlık hayallerimiz hakikat olacak ," diyordu köylüler bariz bir saflıkla." Alıntı

"1915 Öncesinde Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeniler kitabının yazarı Raymond Kévorkian, Aras Yayıncılık’tan Türkçe baskısı yayımlanan çalışma için böyle diyor."

Anadolu’da 2 bin 900’ü aşkın kent, kasaba ve köyün nüfus dökümünün, kiliseler, okullar gibi kurumların, 1000 kadar fotoğraf ve haritayla birlikte sunulduğu kitap, bu alanda bugüne kadar yapılan en kapsamlı çalışma.

1.dünya paylaşım Savaşı'nda Anadolu'yu işgal eden Emperyalist devletler Fransız. İngiliz, İtalya, Ruslar ve karşı tarafta Osmanlı'nın savaş ortağı tehciri organize eden Almanya. İşte bu devletler. Bu topraklarda binlerce yıl yaşayan halklar arasına kin ,gözyaşı ve düşmanlık tohumları ekerek , milyonlarca insanın ölümüne sebep olmuşlardır. Türklerin Kurtuluş Savaşı'ndan sonra yapılan anlaşmalarla geri gitmişlerdir.

Savaşın sonunda mal ve can kaybına uğrayan binlerce yıl barış, kardeşlik içinde yaşadıkları devletlerinde Sadık-ı Teba diye anılan Ermeniler Türkler ,Süryaniler, Rumlar olmuştur.

Vakıflı’nın da içinde bulunduğu Hatay, 1. Dünya Savaşı sonucunda 1918’de Fransızlar tarafından işgal edilir. 1921’de yapılan anlaşmayla Antakya ve çevresi, özerk bir bölge olarak Fransız idaresine bırakılır. Daha sonra Hatay Devleti kurulur. Ancak yeni kurulan devlet, 1939’da kendini lağvederek Türkiye sınırlarına katılır. O dönemde Musa Dağı ve çevresindeki 22 köyden 7’sinde sadece Ermeniler yaşamaktadır. Hatay’daki Ermenilerin büyük bir kısmı Suriye vatandaşı olmayı seçer ve sınırı aşarak Suriye’ye geçerler. Vakıflı halkı ise Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayı tercih eder. Bağımsız Ermenistan’ın ilk devlet başkanı Levon Ter Petrosyan’ın ailesi de aslen Vakıflılıdır. Onlar daha sonra buradan Suriye’ye göçeceklerdir.

Halklar, diller, dinler ve farklı kültürler bu dünya bahçesinin renkli çiçekleridir. Yolmayın, koparmayın, tek renge boyamaya çalışmayın.

   

  

   

  

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

IŞIKLAR SÖNMESİN
08 Ocak 2024 00:02

Ali Kapısı Derneği Abdal Musa Birlik Lokması
20 Aralık 2023 00:02

Sazlılar Derneğinde Abdal Musa Lokması
07 Aralık 2023 00:02

Zeynel Abidin Vakfında Abdal Musa Lokması
03 Aralık 2023 00:02

Seyituşağı Köyünde Abdal Musa Birlik Lokması
16 Kasım 2023 00:02

MALATYADA REKLAM TABELACILIĞI
03 Kasım 2023 00:02

Endüstri mirası tescili Tuğla Bacası restorasyonu bekliyor
28 Ekim 2023 00:02

GÜNDÜZBEY- PINARBAŞI KAPTAJ GEZİSİ
17 Ekim 2023 00:02

KABAH ABDAL TÜRBESİ ve GÜRGÜR DEDE TÜRBESİ
10 Ekim 2023 00:02

ELEMENDİK PINARI
02 Ekim 2023 00:02

HEKİMHAN'DA 'TORLAKÇILAR' EKMEKLERİNİ ATEŞ VE KÜLDEN ÇIKARIYOR
09 Eylul 2023 00:02

HEKİMHAN KÖYLÜKÖYÜNDE SARIÇAM ORMANI
29 Ağustos 2023 00:02

BATTALGAZİ'DE ASIRLIK KARA DUT
22 Ağustos 2023 00:02

Zeynel Abidin'de Aşure Lokma Etkinliği
18 Ağustos 2023 00:02

Hekimhan'da Dört Yüz Yılık Ceviz Ağacı
05 Ağustos 2023 00:02

VEFA KONAĞI, DEPREMZEDELERE MESKEN OLDU!
03 Ağustos 2023 00:02

TARİHİ ESERLERE SAYGI
31 Temmuz 2023 00:02

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNDE SİNEMA ANILARI
28 Temmuz 2023 00:02

Profesyonel Fotoğrafçı HÜSEYİN KOÇ Son Yolculuğuna Uğurlandı
09 Temmuz 2023 00:02

BİR BOZKIR KÖYÜ GEBELİ / ARAPGİR
09 Temmuz 2023 00:02

Karapınar'da ŞAH -I MERDAN Ziyareti
09 Temmuz 2023 00:02

DOĞANYOL'UN YENİDEN DOĞUŞU
15 Haziran 2023 00:02

GELİNCİK TEPE
07 Haziran 2023 00:02

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜ 6 ŞUBAT DEPREMİNİN ARDINDAN
27 Mayıs 2023 00:02

ÂŞIK VEYSEL... Sivrialan köyüne yolculuk...
16 Mayıs 2023 00:02

MEMLEKETİM YIKIK VİRANE OLDU
19 Mart 2023 00:02

MALATYA'DA SITMA SAVAŞ VE BABAMIN ANILARI
13 Ocak 2023 00:02

MALATYA SÜMERBANK FABRİKASI İŞÇİSİNİN RÜYASI
28 Kasım 2022 00:02

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNÜN ' GARİP' MEZARLIĞINA SAHİP ÇIKILDI
25 Kasım 2022 00:02

ENGÜZEKLİLER CEM EVİNDE ABDAL MUSA - BİRLİK CEMİ
08 Kasım 2022 00:02

ADINI YİTİREN OKUL...Akçadağ Köy Enstitüsü
13 Ekim 2022 00:02

Hekimhan Ballıkaya (Mezirme) Mahallesi
22 Eylul 2022 00:02

HEKİMHAN-GİRMANA 1. KÜLTÜR ŞENLİĞİ
01 Eylul 2022 00:02

RUS PAZARI / BİT PAZARI
20 Ağustos 2022 00:02

MALATYA ÜÇ HORAN KİLİSESİNDE İKİNCİ AYİN
14 Ağustos 2022 00:02

Kiliseden Kültür Merkezine
28 Temmuz 2022 00:02

Aspuzu Bağları: Karadut Ağacı
11 Temmuz 2022 00:02

TEMMUZ SICAĞINDA İKİ KARA GÜN
04 Temmuz 2022 00:02

Fetiye Uzun Hasan Cami
30 Haziran 2022 00:02

Vefalı Malatyalıların Doğanşehir Gezisi
29 Haziran 2022 00:02

Malatya'da Venk Şapeli
29 Haziran 2022 00:02

CHP KÖY ENSTİTÜLERİ MASASI VE PROJELERİ
21 Haziran 2022 00:02

MALATYA'DA UMUMİ TUVALETLER SORUNU
20 Haziran 2022 00:02

SEYYİD AZİZ DEDE(Ape Aziz) ANMA ETKİNLİĞİ
15 Haziran 2022 00:02

MAVİ DEĞİRMEN / Seferihisar - İzmir
15 Haziran 2022 00:02

Bir Gezi Anısı
06 Haziran 2022 00:02

ASPUZU BAĞLARI
06 Haziran 2022 00:02

Hüseyin Doğan Dede 39.Ölüm Yıl Dönümünde Anıldı
25 Mayıs 2022 00:02

MALATYA DEMİRYOLU MENFEZİNİN HAZİN SONU
13 Mayıs 2022 00:02

MELİTA
10 Mayıs 2022 00:02

YAZAR ÖZGÜR SİNAN'LA ÇANAKKALE'DE KEYİFLİ BİR RÖPORTAJ
07 Mayıs 2022 00:02

KARAGÜL
30 Nisan 2022 00:02

TARİHİN İZİNDE... Mezar Taşlarından Yapılan Demir Yolu Menfezi
30 Nisan 2022 00:02

NE BAHARLARIMIZ GEÇTİ ÖMÜRDEN
11 Nisan 2022 00:02

MALATYA'DA KAYISI AĞAÇLARI ÇİÇEK AÇTI
04 Nisan 2022 00:02

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNÜN SAHİPSİZ MEZARLIĞI
01 Nisan 2022 00:02

Akçadağ Köy Enstitüsü 1947 mezunu Öğretmen MUAZZEZ YILMAZ
17 Mart 2022 00:02

ELAZIĞ/ KEBAN- DENİZLİ KÖYÜ KERVANSARAYI
25 Şubat 2022 00:02

Balıkesir'de Tahtakuşlar Köyü
14 Şubat 2022 00:02

GÜLE GÜLE BİLGE İNSAN, İSMAİL KAYGUSUZ...
04 Şubat 2022 00:02

Lütfi Özgünaydın: 'Bir zamanlar Kemaliye'
30 Ocak 2022 00:02

Malatyalı Yazar Necati Güngör beyi İstanbul'da ziyaret
25 Ocak 2022 00:02

KÖY ENSTİTÜLERİNDE KÜTÜPHANELER
24 Ocak 2022 00:02

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜNDE SİNEMA ANILARI
24 Ocak 2022 00:02

Gazateci Hrant Dink katledildiği yerde anıldı.
24 Ocak 2022 00:02

Geçmişin İzinde DAMASCUS Sergisi
13 Aralık 2021 00:02

DEMİRYOLU KÜÇÜK İSTASYONLARI
03 Aralık 2021 00:02

MALATYA’DA YENİ FiDANCILAR SİTESİ HAZIR
22 Kasım 2021 00:02

Malatya'da Vanlı Hoca: Şeyh Hacı Hamid Hamd-î Vânî El- Malatî (1873 – 1955)
22 Kasım 2021 00:02

Malatya'da Venk Manastır ve Kilisesi
16 Kasım 2021 00:02

Malatya'da 'Venk' Manastır ve Kilisesi
25 Eylul 2021 00:02

ARGUVAN YOLLARINDA
15 Eylul 2021 00:02

HEKİMHANLI SADIK BABA
15 Eylul 2021 00:02

Malatya ERHAÇ Askeri Hava üssü Adı Nereden Geliyor
15 Eylul 2021 00:02

HEKİMHANLI ÂŞIK ESİRİ BABA
08 Eylul 2021 00:02

SÜRYANİ KADİM MOR BARSAUM MANASTIRI / DİLBER KALESİ
24 Ağustos 2021 00:02

ASLANTEPE HÖYÜĞÜ'NÜN UNESCO YOLCULUĞU... Temmuz 31, 2021
03 Ağustos 2021 00:02

Malatya'ya kuşbakışı bakanları şaşırtan dairesel tarlalar
27 Temmuz 2021 00:02

Aşağıbağlar Suflâ Cami (1850) Yeşilyurt/Malatya
26 Temmuz 2021 00:02

MALATYA'DA ROMA ODA MEZARLARI... YİNE TOKİ
26 Temmuz 2021 00:02

Okulun Atatürk Anıtına Saygısızlık
08 Temmuz 2021 00:02

MALATYA CASA ŞEHİTLİĞİNİN KÜNYELİ MAHZUN AĞAÇLARI
08 Temmuz 2021 00:02

ŞEKER FABRİKASININ ALKOL ÜNİTESİ KADERİNE TERK EDİLDİ
05 Temmuz 2021 00:02

AKÇADAĞ KÖY ENSTİTÜSÜ YERLEŞKESİNDEN HÜZÜNLÜ KARELER
28 Haziran 2021 00:02

BİN YILLIK SELÇUKLU KIRK KARDEŞLER MEZARLIĞI İÇLER ACISI HALDE
28 Haziran 2021 00:02

Ulu Camii Sit Alanına 30 yıl önce yapılan okul binası yıkıldı
07 Haziran 2021 00:02

Battalgazi Çolakoğlu Köyü
24 Mayıs 2021 00:02

Malatya’da sebze fidelerini dikme, dönemi başladı
04 Mayıs 2021 00:02

Hurda Depolarının Şehir Dışına Çıkarılması
04 Mayıs 2021 00:02

Malatya'da İlkbahar
14 Nisan 2021 00:02

YOLUM DÜŞTÜ HACI BEKTAŞ'A
05 Nisan 2021 00:02

SANCAKTAR ABDULVAHAP GAZİ TÜRBESİ
18 Mart 2021 00:02

TOPKAPI SARAYI ve CELLAT ÇEŞMESİ
07 Mart 2021 00:02

KARACA AHMET SULTAN TÜRBESİ
07 Mart 2021 00:02

AYASOFYA'YA YOLCULUK.
27 Şubat 2021 00:02

MALATYA ÇINARLI CAMİİ / SURP ASDVADZADZİN Kilisesi
21 Şubat 2021 00:02

ŞAHKULU SULTAN DERGÂHI
07 Şubat 2021 00:02

ZEYNEP- KAMİL HASTANESİ ÖLÜMSÜZ BİR AŞK HİKAYESİ
01 Şubat 2021 00:02

MALATYALI İSMAİL AĞA CAMİİ. HAMAMI, ÇEŞMESİ
30 Ocak 2021 00:02

Koca Vaiz Baba Türbesi
30 Ocak 2021 00:02

TÜRBE VE TABUTDA ÖRTÜ (PÛŞÎDE) KÜLTÜRÜ
28 Aralık 2020 00:02

ŞEYH BEDREDDİN'İN MEZARINI YAPIN
25 Aralık 2020 00:02

UMUMİ TUVALETLER
09 Aralık 2020 00:02

HEKİMHAN, TARİHİ SURP PIRGİÇ KİLİSESİ
03 Aralık 2020 00:02

HEKİMHAN'IN TARİHİ MEZARLIKLARI ve YENİ MEZARLIĞIN HİKAYESİ
29 Kasım 2020 00:02

Hekimhan Hükümet Binası Yangını
26 Kasım 2020 00:02

ARAPGİR'İN KAHVERENGİ YOL LEVHALARI
19 Kasım 2020 00:02

İÇİNDE MEZARLIĞI OLAN OKUL
12 Kasım 2020 00:02

HEKİMHAN DİPSİZ GÖL (SÜLÜK GÖLÜ)
04 Kasım 2020 00:02

MALATYA'DA İLYAS TENEKELİ KÖŞK MİNARELİ CAMİ
22 Ekim 2020 00:02

HEKİMHAN CEVİZiNİN HİKAYESİ
16 Ekim 2020 00:02

MALATYA SURP YERRORTUTYUN (Taşhoran ) Kilisenin Yeni Kubbesi.
14 Ekim 2020 00:02

Yüce dağ başında bir garip mezar
11 Ekim 2020 00:02

Hekimhan'ın Tarihi Çeşmeleri Kaderine mi Terk Edildi?
07 Ekim 2020 00:02

Kapatılan Köy okulları kaderine mi terk edildi?
06 Ekim 2020 00:02

DİLEYİCİ ROMANI-Fatma Çağlayan
16 Eylul 2020 00:02

12 EYLÜL KARANLIĞINDA KAYBOLAN BİR NESİL
13 Eylul 2020 00:02

SULTANSUYU HARASINA HİPODROM NEDEN YAPILMIYOR?
25 Temmuz 2020 00:02

MALATYA'DAN ERZİNCAN-BAŞBAĞLAR KÖYÜNE YOLCULUK...
23 Haziran 2020 00:02

Hekimhan-Güzelyurt Ilıca Tıpka Ocağı
19 Haziran 2020 00:02

HEKİMHAN - YAĞCA GEYİK ve DAĞ KEÇİSİ ÜRETİM MERKEZİ
16 Haziran 2020 00:02

FUGACI ABBAS USTA (Abbas Soğukpınar)
15 Haziran 2020 00:02

MALATYA KAYISI ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ
22 Mayıs 2020 00:02

Aziz Mor Ahron Kadim Süryani Manastırı (M.S 329)
17 Mayıs 2020 00:02

MALATYA SÜMER İLKOKULU BİNASI YIKILIYOR
11 Mayıs 2020 00:02

IŞIKLAR SÖNMESİN
23 Nisan 2020 00:02

370 YAŞINDA KIZILCIK AĞACI
19 Mart 2020 00:02

MEZAR TAŞLARINDAN YAPILAN DEMİRYOLU KÖPRÜSÜ
18 Mart 2020 00:02

Tüm Yazılar