Genel Kurula hitap eden CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik iddianamede yer alan “Özgür gelecek” pankartını kürsü arkasına koyarak iktidara sert eleştiriler yöneltti. Ağbaba, iddianameyi “hukuk, vicdan ve ahlaktan yoksun” sözleriyle eleştirirken Meclis’te tartışma yaşandı.
"İddianameden aynen okuyorum" diyen CHP'li Ağbaba "'Özgür gelecek' pankartı açmak suretiyle önceden planladıkları bu pankart açıldığında hep beraber hep bir ağızdan 'güzel günler göreceğiz, güneşli günler. Motorları maviliklere sürecek Özgür Başkan, Özgür Başkan' diyerek ülkede iktidarı devralacaklarını, yönetimi değiştireceklerini; bu ülkede, örgütün belirlediği Ekrem İmamoğlu'nu Cumhurbaşkanı yapmayı planladıkları anlaşılıyor'. Doğru mu? Vallahi doğru, billahi doğru. Bu seçimleri kazanmayı düşünüyoruz, sizi yıkmayı düşünüyoruz, mücadele ediyoruz" dedi.
Ağbaba'nın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
"Öncelikle bütçenin memlekete hayırlı olmasını diliyorum ama hayırlı olmasını dilemek yetmez, bütçenin halkın sofrasına hayır getirmesi lazım. Getiriyor mu? İşte, temel mesele bu. Bakın, biz burada rakamları konuşuyoruz ama millet pazarda etiket konuşuyor. Biz burada hedef, program, oran konuşuyoruz; emekli evde tencere konuşuyor, asgari ücretli kira konuşuyor, çiftçi mazot konuşuyor, sanayici elektrik konuşuyor, gençlik gelecek konuşuyor.
Bu bütçe kimin bütçesi; zenginin mi, yoksulun mu? Bu ülkede vergi alınması gerekenler yani üretmeden zenginleşenlerden yeteri kadar vergi alınmıyor. Yük kimin sırtında; ekmek alanın, elektrik faturası ödeyenin, minibüse binip işe gidenin sırtında. Ben buradan tekrar söylüyorum; bu ülke kağıt üzerinde zenginleşiyormuş ama mutfakta yoksullaşıyor.
Bu ülke sunumunuzda hızla büyüyor ama pazarda küçülüyor. Bu ülke grafikte iyi görünüyor olabilir ama halkın yüzü gülmüyor. Adalete inancın olmadığı bir yerde ne ekonomi düzelir ne ülkeye yatırım gelir; demokrasiyi zayıflatır.
"19 MART'TA MİLLETİN TERCİHİNE BİR DARBE YAPILDI"
19 Mart'ta Türkiye'nin sandığına, milletin iradesine, milletin oyuna, milletin tercihine bir darbe yapıldı. Bu darbe sadece Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarına değil, milletin seçme hakkına yapılmıştır. Elimde bir iddianame var, 4 bin sayfa. Baştan söyleyeyim, bu iddianameden ne hukuk var, hukuk olmadığı gibi bu iddianamede ahlak da yok, vicdan da yok, namus da yok. Bakın, bu iddianame bir ahlak meselesi, dikkatlice dinleyin, ellerinizi vicdanınıza koyun. Bu bir ahlak meselesi. Suçlanan sadece belediye başkanlarımız değil, belediye başkanlarımızın yakınları içeride; atadan, dededen, mal varlıklarına el konuldu arkadaşlarımızın, emekli maaşlarına, tüm hesaplarına el konuldu. Harcama yapacak, simit alacak arkadaşlarımızın kredi kartı yok; baldız, bacanak, akraba, arkadaş, şoför, danışman ne varsa hepsi cezaevinde. Hepinizin vicdanına sesleniyorum, varsa tabii."
"GÜÇLÜ LİDERSE TRUMP'A GÖSTERİR, NETAHYAHU'YA GÖSTERİR"
Musa Kart bir karikatür çizdi, kedi figürüyle karikatür çizdi, adamı yargıladınız; Penguen dergisi 'hayvanlar alemi' diye bir karikatür çizdi diye kapattınız. ODTÜ'lüler pankart açtı diye çocukları tutukladınız. Daha bu yaz Leman dergisi bir karikatür nedeniyle linç edilecekti, neredeyse ikinci Madımak'ı yaşayacaktık. Niye biliyor musunuz çünkü sorumsuz siyasetçiler. Güçlü lider diyorsunuz ya güçlü lider gücünü masuma göstermez, güçlü lider gücünü siyasi rakibine göstermez, güçlü lider güçlü liderse sömürge valisi gibi bize ayar vermeye çalışan Tom Barrak'a gösterir, Trump'a gösterir, Netahyahu'ya gösterir."
Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla tutuklanan ardından tahliye edilen eski AK Parti Milletvekili Hüseyin Kocabıyık'ı hatırlatan Ağbaba, "Hüseyin Kocabıyık ibretialem için cezaevine atıldı. Kime biliyor musunuz? Yarın Özlem Zengin 'İstanbul Sözleşmesi'nden çıkmak doğru değil' demeyesin diye attılar Hüseyin Kocabıyık'ı. Abdullah Güler, sana gözdağı veriyorlar, şaşıp arada 'hukuk' diyorsun ya, bir daha deme diye attılar bu Hüseyin Kocabıyık'ı, size ibretialem için. Yoksa bize ne" dedi.
"ALLAH HİÇ KİMSEYE EVLADINA 'PARAM YOK' DEDİRTMESİN"
Ağbaba, Türkiye'de her 100 çocuktan 71'inin giysi alamadığını, 72'sinin ikinci ayakkabısının olmadığını, her 100 çocuktan 77'sinin günde taze meyve ve sebze, 63'ünün et yiyemediğini belirterek, "Her 100 çocuktan 77'si bisiklete binmemiş. Allah hiçkimseye evladı 'bana hamburger al' diye kapısına geldiği zaman 'param yok' dedirtmesin, Allah hiç birimize, hiç bir vatandaşımıza evladı 'pantolon al' dediği zaman o duyguyu hiç bir anneye, hiç bir babaya yaşatmasın ama bu düzenin sorumlusu sizsiniz. İnşallah bu düzeni yıkacağız" şeklinde konuştu.

Yeşilyurt'ta Öğrenciler Müzeleri Gezdi
Yusuf Efe Ataş, Futsal Millî Takımına Çağrıldı
Yavuz: Sarıkamış Şehitlerini Rahmetle Anıyoruz
Yeşilyurtspor, Kilis'ten Puansız Dönüyor: 1-0
































