Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Büro Memurları Sendikası (Büro Memur-Sen) Malatya Şube Başkanı Mehmet Kahraman yaklaşık 6,5 milyon memur ve memur emeklisini doğrudan ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde, basın açıklaması yaptı.

Büro Memur-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Kahraman, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri kapsamında toplamda 6,5 milyon memur ve memur emeklilerinin ekonomik beklentilerini dile getiren açıklaması şöyle:

ENFLASYON FARKI TELAFİ DEĞİL, ENFLASYON KARŞISINDA ERİYEN MAAŞIN KARŞILIĞIDIR!

"Unutulmamalıdır ki, enflasyon farkı bir zam değil, maaşların gerçekte ne kadar eridiğinin göstergesidir. Bu farkla geçim sağlamak değil, ancak kayıpların kısmen telafisi mümkündür. Ancak biz memurlar, her altı ayda bir kayıplarımızı değil; hak ettiğimiz artışı, refah seviyesini talep ediyoruz.

Bugün memurların maaşları enflasyon karşısında ciddi şekilde erimiş, memurun alım gücü hissedilebilir ölçüde düşmüştür. TÜİK verileri doğrultusunda verilen enflasyon farkı alım gücümüzü korumaya yetmemektedir. Enflasyon farkı telafi değil, kayıpların göstergesidir. Memurlar olarak artık kayıplarını telafi etmeye çalışmaktan değil, insanca yaşamayı mümkün kılacak bir refah payından bahsediyoruz.” ifadelerini kullandı.

REFAH PAYI OLMADAN ALIM GÜCÜ YÜKSELMEZ!

Refah payı; büyüyen Türkiye ekonomisinden memurun da hak ettiği payını alması demektir. Bugün özel sektöre, işçiye, çiftçiye ve esnafa sağlanan destekler artırılırken; memurlar ve memur emeklilerinin ısrarla görmezden gelinmesi büyük bir hata olacaktır.

TOPLU SÖZLEŞME MASASINDA, DEPREM BÖLGESİNDE GÖREV YAPAN MEMUR UNUTULMAMALIDIR!

Kahraman açıklamasında, depremzede iller arasında yer alan Malatya’daki kamu çalışanlarının mağduriyetlerine de ayrı bir parantezde değinerek, “Malatya ve diğer deprem İlleri özelinde, kamu çalışanlarının barınma, ulaşım ve hayat pahalılığı sorunlarının dikkate alınması ve bu toplu sözleşmede deprem bölgesindeki memurlara bölgesel teşvikler sağlanmalıdır. Bu teşviklerden bazılarını sayacak olursak;

- Deprem bölgesinde görev yapan memurlara kamu bankaları aracılığıyla 2 yıl geri ödemesiz, 48 ay vadeli, 500 bin TL faizsiz deprem bölgesi kredisi sağlanmalıdır.

- Deprem bölgesinde görev yapan kamu görevlilerine 2026 yılı için 10 bin TL Kira yardımı artı 6 bin TL Yol ve yemek yardımı, 2027 yılı için 15 bin TL Kira yardımı artı 9 bin TL Yol ve yemek yardımı ödemesi sağlanmalıdır.

- Deprem bölgesinde görev yapan ve evi olmayan memurlara Toplu konut idaresi (TOKİ) tarafından deprem bölgelerinde yapılan stok fazlası konutlardan çekilişsiz kurasız satın alma hakkı verilmeli ve uygun ödeme koşullarıyla ev sahibi olması sağlanmalıdır.

Toplu Sözleşmeye yönelik genele ilişkin somut taleplerini de sıralayan Kahraman şunları söyledi:

"En düşük memur maaşı yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalıdır. 1. Dereceye gelen tüm memurlara 3600 ek gösterge verilmesi için en geç 2025 yılı Aralık ayında yasal düzenleme yapılmalıdır. Vergi dilimi adaletsizliği ivedilikle giderilmelidir. Sözleşmeli personele kadro çalışmaları tamamlanmalıdır. Yardımcı Hizmetler Sınıfı kaldırılarak GİH’e geçirilmelidir. 4688 sayılı Sendikalar Kanunu’nun eksik ve aksayan maddeleri düzeltilmelidir. "

Son olarak kamu işveren heyetine ve Hakem Kurulu'na çağrıda bulunan Kahraman; “Memurlar olarak istatistiklere göre değil, alın terimize karşılık gelen zam oranı istiyoruz. Büro Memur-Sen Malatya şubesi olarak, sesimizi duymayanlara karşı mücadelemizi yasal çerçevede her platformda ısrarla sürdürmeye devam edeceğiz. Toplu sözleşme masası; emek ve adalet paydasında buluşma yeridir" diyen Kahraman, kamu görevlilerinin toplu sözleşme sürecinin Hakem Kurulu'na kalmadan adil bir biçimde sonlandırılmasını temenni ediyorum." diyerek sözlerini tamamladı.