İSTANBUL-Türkiye Yayıncılar Birliği Düşünce ve İfade Özgürlüğü 2023 Ödülleri, 21 Şubat 2024 Çarşamba günü Yapı Kredi Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törende yayınevi kategorisinde Güldünya Yayınları, yazar kategorisinde Yavuz Ekinci ödüle değer görüldü. Özel Ödül ise Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ne verildi. Bu yıl ilk kez verilen Özel Ödül düşünce ve ifade özgürlüğüne katkıları, sansür karşısında verdikleri mücadeleyle Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ne (TGC) takdim edildi.

Ödülü Türkiye Gazeteciler Cemiyeti adına Yönetim Kurulu üyesi Uğur Güç aldı. Ödülü Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Başkanı Adnan Özyalçıner ve PEN Yazarlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Haydar Ergülen verdi. Uğur Güç törende yaptığı konuşmada düşünce ve ifade özgürlüğü alanında yaşanan sorunlara dikkat çekti:

UĞUR GÜÇ: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ÖNÜNDEKİ YASAL VE İDARİ ENGELLERİ KALDIRIN

“Bu ödülü TGC önceki başkanımız Turgay Olcayto adına da alıyoruz Demokrasilerin vazgeçilmezi kabul edilen düşünceyi ifade özgürlüğü, halkın haber alma, bilgilenme, gerçekleri öğrenme hakkı olan basın özgürlüğü ile birlikte tüm dünyada despot, baskıcı yönetimler tarafından her geçen gün daha da fazla baskı altına alınıyor. Türkiye’de ise iktidara biat etmeyen basın yayın organları ve gazeteciler, devletin elindeki Basın İlan Kurumu ve RTÜK gibi aygıtlarla her geçen gün daha da fazla baskılanıyor. Gazeteciler, yazarlar, yayıncılar, akademisyenler, öğrenciler, sanatçılar, sendikacılar, politikacılar ve düşüncesini şiddet kullanmaksızın ifade eden insanlar takibata uğruyor, yargılanıyor, tutuklanıyor ve hapsediliyor. Tüm bu karanlık baskı ortamında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak cesurca gerçekleri anlatmaya çalışan gazeteciler, yazarlar, sanatçılar ve akademisyenlerle birlikte mücadele ediyor, bütün bu zorluklara ve olumsuzluklara hep birlikte göğüs geriyoruz. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu olarak bu ödül vesilesiyle iktidara bir kez daha sesleniyoruz:

İfade özgürlüğünün önündeki yasal ve idari engelleri derhal kaldırın. Şiddet kullanmaksızın düşüncesini ifade eden ve bu ifadeler nedeniyle tutuklanan gazetecileri, yazarları, yayıncıları, akademisyenleri, öğrencileri, sanatçıları, sendikacıları ve politikacıları serbest bırakın.”

ÖDÜLLER 1995 YILINDAN BU YANA VERİLİYOR

Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri, Türkiye Yayıncılar Birliği tarafından 1995 yılından bu yana her yıl, Türkiye’nin evrensel ölçütlerde düşünce ve ifade özgürlüğüne bir an önce kavuşması dileğiyle, düşüncelerini ifade etmekten korkmayan isimlere veriliyor. Tören kapsamında yıllık Yayınlama Özgürlüğü Raporu da kamuoyuna sunuluyor.

Törende Uluslararası Yayıncılar Birliği Yayınlama Özgürlüğü Komitesi Başkanı Kristenn Einarsson’un video mesajı yayınlandı. Einarsson mesajında ifade özgürlüğü açısından dünyanın durumunun pek iyi olmadığını vurguladı.

KENAN KOCATÜRK YAYINLAMA ÖZGÜRLÜĞÜ ÖNÜNDEKİ YASAKLARA DİKKAT ÇEKTİ

Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk ise açılış konuşmasında yayıncılığın mücadele ettiği temel sorunların başında düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki engellerle birlikte yayınlama özgürlüğü önündeki yasaklar, yasal zorluklar ve baskıların geldiğini söyledi. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 19. Maddesini hatırlatan Kocatürk, düşünce ve ifade özgürlüğünün ve bunlarla birlikte gelen yayınlama özgürlüğünün, en temel anayasal haklarımızdan olduğunun bir kez daha altını çizdi.

YAYINEVİ ÖDÜLÜ: GÜLDÜNYA YAYINLARI

Düşünce ve İfade Özgürlüğü-Yayınevi kategorisinde ödül, Güldünya Yayınları’na verildi.

Güldünya Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Ayşe Düzkan plaketini YAYBİR Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali Uçar’ın elinden aldı. Ayşe Düzkan konuşmasında “Kitaplarımızın bu ülkedeki eşitlik, özgürlük ve adalet mücadelesine az da olsa bir katkı yapacağına, özgür ve mutlu yaşamaya çalışan her kadının elinden tutacağına inanıyoruz” dedi.

YAZAR ÖDÜLÜ: YAVUZ EKİNCİ

Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri-Yazar kategorisinde ödül Yavuz Ekinci’ye verildi.

Yavuz Ekinci plaketini Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk’ün elinden aldı. Ekinci, konuşmasında “Roman bir kurgudur. Kurguladığım evrenin mahkemeye gerçek gelmesi benim edebiyatımın gücünü, mahkemenin de edebiyata yaklaşımını gösterir” dedi.