İnönü Üniversitesi'nin önceki Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu sıkça gündemimizde yer alır.
Özellikle, üniversite arazisini isteyenlere karşı yaptığı sert çıkışı örnek olarak gösteririz.
Prof.Dr. Hilmioğlu'nun rektörlük döneminde, Malatya milletvekilleri üniversite arazilerini yeni bir stat yapmak için talep ederdi. Rektör buna asla onay vermez ve kesin bir duruş sergilerdi:
- Dünya genelinde eğitim kurumlarına gayrimenkul ve arazi bağışı yapılır. Ama Malatya'da üniversite arazilerini almak için bir çeşit baskı yapılır. Bu üniversitenin varlığı ile bu arazilere de ihtiyacı olacaktır. Stadınızı ve tesislerinizi üniversite arazisinden başka bir alana inşa edin...
O dönemin siyasileri, bu haklı cevaba sinirlenip rektörü cezalandırmanın yollarını araştırırlardı.
Prof. Hilmioğlu’nun görevi sona erdiğinde, yeni Rektör Prof.Dr. Cemil Çelik, 180 dönümlük üniversite arazisini siyasetçilerin isteği üzerine stat yapılması için vermişti. Bugünkü stat işte bu üniversite arazisine yapılmış durumda. Kimlerin bu stadı buraya yaptırdığına dair sorular halen yanıt bulamıyor.
Malatya’da okul arazisi ve yerlerine göz dikenler bununla da yetinmediler.
Ticaret Lisesi binasını yıkıp meydan yaptılar.
Atatürk Lisesini yıkıp okulu başka bir yere taşıdılar ve adını değiştirip yerine kütüphane inşa ettiler.
Kernek'teki Kütüphane binasını yıkıp, yerini Camiye eklediler, sonra da Malatya'da Kütüphane binası yok diyerek yer aradılar.
Sıradaki hedef Şehit Kemal Özalper Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi idi.
Kanal boyunda 44 dönümlük arazi üzerine kurulmuş bir eğitim abidesiydi.
Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, okulu ve yerini istiyordu. Önce Yeşil Kuşak demiş, ardından okul arazisini Millet Bahçesi yapmak amacıyla Büyükşehir Belediyesi’ne tahsis ettirmişti.
Ve depremlerin ardından okul boşaltıldı ve Yeşiltepe'de bir okula taşındı.
ŞKÖ'nün yeri "Millet Bahçesi olacak" diye neredeyse kutlama yapacaklardı.
Çarmuzu’daki Emre Endüstri Meslek Lisesi de depremden zarar gördü, eğitime ara verildi.
Malatya sanat okulsuz kalmıştı.
Milli Eğitim, çaresiz dert yanmaktan başka çözüm bulamıyordu.
Sorunu dile getirmek bana düşmüştü.
2024 yılı Ağustos ayının sonlarıydı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Malatya'da Büyükşehir Belediyesi'nde sivil toplum kuruluşlarıyla toplantı yapıyordu ve bizim görüşlerimize başvuruyordu.
Kalktım, ŞKÖ'nün durumunu anlattım, "Millet Bahçesi" yapmak amacıyla okul binaları ve arazisine el koydular" dedim.
Bakan önce şaşırdı, "Olur mu öyle şey?" diyerek ekledi:
- Bir okulun yerini Millet Bahçesi yapmak için mi aldınız? Ben buraya milyonlar harcayarak Millet Bahçesi yaptım. Okul arazisi alınır mı? Böyle şey olamaz.
"Nasıl olur?" diye Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er'e sordu.
Başkan Er, önceki başkanın projesi olduğunu ve okul yerinin alındığını söyledi.
Bakan Kurum kaşlarını çatarak talimatını orada verdi:
-Derhal, okulun eksikliklerini giderin ve arsayı Milli Eğitim'e devredin.
Malatya Milli Eğitim Müdürlüğü, 2022 yılında kaybettiği kendi arazisini geri almak için aylardır çaba sarf ediyor.
Bakan Kurum sözünde durarak, okulun yeniden yerinde eğitime başlamasını sağladı ve binaları yaptırma kararı aldırsa da, ŞKÖ’nün arazisinin tamamının geri verilmesi gereklidir.
Aynı bölgeye yapılacağı söylenen Fırat İlkokulu da uygun bir yere alınmalıdır.
Koruma altında olduğu söylenen araziye bir de müze yapılacağı yönünde bilgiler dolaşıyor.
Daha uygun yerler bulun, yapacağınız müze için.
Malatya'nın eğitim abidesi ŞKÖ'nün arazisinden uzak durunuz.