ALTIN
 2.468,19
DOLAR
 32,4306
STERLİN
40,3674
EURO
 34,5013

Deprem olmuş Malatya nerede ise yok olmuş...
400 Bin kişi evsiz barksız kalmış...
20 Bin işyeri yıkılmış esnaflar bitmiş tükenmiş...
Doktorlar gitmiş.
İş adamları başka yerlere göçmüş...
Memurlar gitmiş bir yerlere sığınmış...
Malatyalılar yurdun dört bir yanına dağılmış...
Siyasetçisi kendini Ankara’lara atmış...
Zengini gitmiş, fakiri kalmış...
100 Yıllık Malatya 6 Şubat depremleriyle tarımar olmuş...
Taş taş üstünde kalmamış...
Resmibinaları yıkılmış, Adalet bile kiralık 6 yere taşınmış...
Cezaevi hasar almış, Polis Evi, Öğretmen Evi yıkılmış, Ordu Evi hasar almış, 74 Okul binası, 24 Üniversite Binaları yıkılacak duruma gelmiş.
Koca Malatya Büyükşehir Belediye binası bile yıkılacak diye beklenmiş...
120 bin konut, 20 bin işyeri yıkılmış.
Tarihi Yeni Cami yeni restore edilerek “9 büy,üklüğündeki depreme bile dayanır” denildiği halde yerle bir olmuş...
Söğütlü Cami’yle birlikte bilmem kaç adet Cami daha yıkılmayı beklerken...
Hala kaldırılacak ve yıkılacak 30 binin üzerinde bina Malatya Şehrinde dururken...
Malatya’nın 100 Yıllık birikimi ve değeri depremlerle sıfırlanırken...
Gidenlerin dönmediği, aksine Malatyalı göçünün devam ettiği Malatya’da 100 yıl içerisinde yapılan yanlışları sen gel yerel yöneticilerin üzerine yık kenara çekil.
Siyaset uğruna, menfaat uğruna, yerel seçimler beklentileri doğrultusunda kafana göre suçlu ilan et...
Hayır beyler bu doğru değildir.
Elbette yerel yöneticilerimizin eksiklikleri ve kusurları vardır...
Hele hele “Ben en iyisini bilirim” türünden hava basmalarını asla kabul etmeyiz ama yerel yöneticileri bizler yaptıklarıyla değerlendiririz.
Her gün sormuyormuyuz:
Yıkılan şu binları kim yaptı? diye... Ruhsatı kim verdi?, Kontrolü yapan Yapı Denetim Şirketi hangisiydi, ya da kimindir? diye sorgulamıyormuyuz....
Beton değerleri C12 çıkınca betonu veren şirket kimindir? diye araştırmıyormuyuz?
Yerel yönetimler deprem konusunda ne yaptılar diye birbirlerimize sormuyormuyuz...
Sizler belki depremlerden bu yana sormaya başladınız bizler 1986 yılında meydana gelen Doğanşehir-Sürgü merkezli depremlerden bu yana soruyoruz, takip ediyoruz.
Elazığ-Sivrice depremi önemli bir uyarı olmasına rağmen Malatya olarak, Elazığ’ın yaptığını bizler yapamadık ama, Doğanyol, Pütürge, Kale ilçeleri konut stoklarını yenileyerek, bir de yerinde veya dışında dönüşüm yaparak konut stoklarını başarıyla yep yeni yaptılar.
Battalgazi’de Gelincik Tepesinin İmara açılmasıyla, Yeşilyurt’ta Yakınca’da deprem konutları yapılarak, Beydağlarında kentsel dönüşüme devam edilerek birşeyler yapıldı ama bu yeterli olmadığını hep birlikte görüyoruz...
Ortada yıkılmış ve viran olmuşl bir Malatya var...
Şimdi bu yıkımın sorumlusu olarak bula bula Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ı mı buldunuz...
Mimarların, Şehir Plancılarının, Şehircilik Uzmanlarının, Deprem ve yer bilimcilerinin karşı çıktığı ve “Bu Malatya’ya karşı yapılmış ihanettir?” dediği kuzey Çevre Yolunu Selahattin Gürkan açtı öyle mi?
“Tarım Arazilerini İmara Açmayın lanet olsun bunu yapanlara?” diyerek Malatya’yı terk eden Malatya sevdalısı Av. Hayrettin Abacı’yı “Malımızın düşmanımısın” diyerek dövmeye kalkanlar, Bostanbaşı’nı Selahattin Gürkan mı İmara açtı?
Yakınca’yı İmara Selahattin Gürkan mı açtı?
Malatya Şehir Merkezinde yıkılmış binalara ruhsatları Selahattin Gürkan mı verdi?
Yıkılan veya yıkılacak Adliye binası, Polis evi, Öğretmenevi, okul binaları, resmi binalarda  Selahattin Gürkan’ın  bir tek adı geçiyor mu?
Selehattin Gürkan’ın yaptığı veya ruhsatlandırdığı binalarda yıkılan ya da yıkılacak olan var mıdır?
Adını söyleyin, yerini bildirin bizde bir kaç söyleyelim...
Ya da Gürkan’ın şu meydan okuyan açıklamasına cevap verin:
 “Benim yaptığım, ruhsat verdiğim binalardan bir tane problemli bina var mı? Çıkarsınlar. Meydan okuyorum buradan. Ben ‘5 kattan fazla vermem, tarım arazilerini açtırmam, fore kazık lazımsa yapılmalı’ dedim. Vatandaşımız da kendisini koruyan insanı ayırt edecek konumdadır. Bu felaket dönemleri kişilik testi dönemidir.”
Evet Selahattin Başkanın yanlışları vardır, eksiklikleri olmuştur.
“Azmışlar” değerlendirmesi ve Cenazelerle ilgili açıklamalarına hiç gerek yoktu. Ekip çalışmasını gerçekleştiremedi, Yeni Malatyaspor Yönetimini hedef alması, olumsuz haber yazdı diye gazetecilere karşı tutumu, daha yaralar sarılmadan Elazığ’a teşekkür etme seferi büyük bir yanlıştı. Okul binalarını yıkması hataydı, yıktıktan sonra yerine en iyi okulu yapmalıydı. 
Yaranmak için, olmamış birşeyleri olmuş gibi yalan üreten yalakaların dolmuşuna kapıldığını da biliyoruz. 
Ama tüm bunlara rağmen Başkan hep dik durmak için çaba sarf etti.
Onunda bir depremzede olduğunu unutmayalım. İki söz söyledi diye Selahattin Başkanı tamamen depremin sorumlusu ilan etmek haksızlıktır.
Başkanın önem verdiği projelerden biri de 100.Yıl Parkıdır. Her gün yanından geçiyorum, devasa bir park. Yanından dümdüz Yüzakı Caddesi geçiyor... Bu Cadde açıldığında 300 dönümün üzerinde olan bu alan ne olarak bekliyordu biliyor musunuz?
Konut Alanı olacaktı... Selahattin Gürkan burayı park yapmak suretiyle iştah kabartan bu alanı Malatya’ya kazandırdı. Bu bile başlı başına bir başarıdır.
Kayısı Pazarını Yeşiltepe’deki alana taşıması, yüzlerce iş yeri yapması övünülecek bir durumdur.
Malatya’da siyaset yapmak, yerel yönetici olmak ve ayakta kalmak çok zordur.
Ayağından çekme sözleri hemen akla gelir.
Malatya’da siyaset yapan, halkın oylarıyla seçilerek göreve gelen Milletvekilleri, Belediye Başkanları, Belediye Meclis üyeleri hatta Muhtarlar bizim için değerlidirler.
Onların başarılı olmalarını isteriz. Çünkü onların başarısızlıkları Malatya’nın başarısızlığı anlamına gelir. Hangi siyasi partiden olursa olsun seçilenlerin başarısı Malatya’nın başarısı anlamına gelir.
Bakınız Bingöl’lü siyasetçi Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanı Yardımcısı oldu. Çünkü onun yükselmesini engelleyen yerel siyasetçileri yoktu. O nun sayesinde Bingöl ve Bingöllüler hep ön planda olmaya devam ediyor.
Malatya nerede, siyasetçileri nerede? 
Biz neler yapıyoruz falanca isim Bakan olacak diye, filanca isim Bakan Yardımcısı olacak diye beklenirken, birileri gidip kulis yapıp “Olmasınlar”ın mücadelesini veriyorlar. Bunu da bize siyaset diye yutturuyorlar.
Bunu o kadar alt seviyeye taşıdık ki, Oda yönetimlerine kadar indirdik, Organize Sanayi Bölgelerine kadar yaygınlaştırdık.
Yerel seçimler yaklaşırken ayaktan çekme yöntemleri uygulamaya başladı bile.
O nedenle Selahattin Gürkan, Malatya için bir değerdir.
Ayrım yapmadan tüm Malatya’ya hizmet götürmek için çalışması önemlidir.
Malatyalılar, depremden sonra kaldıkları kadarıyla bu ayaktan çekme oyunlarına kolay kolay gelmezler.
Çünkü bu filmleri tekrar tekrar gördük.
Malatyalı bu oyuna gelmez...
Gelmemeli de...

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.