6 Şubat depreminin en şanslıları TOKİ konutlarında oturanlar oldu.
Yaşadığımız olay kıyamet gibi bir durumdu ancak TOKİ binalarında tehlike arzedecek hiç bir olumsuzluk tespit edilmedi.
Bir gazeteci olarak yaptığımız incelemelerde Başharık’tan sonra aşağı doğru indikçe felaketin yüzünü daha iyi görmemiz mümkün.
Buradan çıkatacağımız sonuç evlerimizi yükseklere kurmamız gerekiyormuş. Veya her zemine uygun bina inşa etmemize dikkat etmeliymişiz.
Büyük ders aldık, faturası çok kabarık oldu. Maddi yönü bir yana manevi olarak ta büyük zararlarımız oldu. 
Afetin ardından tam 4 ay geçti ancak hala yüzlerce, binlerce yıkılması gereken binalar var. Emeksiz caddesinde bir binanın yıkımı ve molozların bir haftayı aşkın zamanda toplanması normal olarak vatandaşların umutlarını kırıyor.
Tüm sivil ve resmi kurum araçlarının kullandığı Emeksiz ve Fuzuli caddesinde yalnız Belediye otobüslerinin geçmemesi, bunun ücretsiz uygulamadan kaynaklandığı şeklinde yorumlanırken, bebekli anne, hastaneye gitmek üzere yola koyulmuş yaşlı vatandaşı zor duruma düşürüyor. Çünkü hastaneye gidecek yaşlı kişi Emeksiz veya Fuzuli Caddesi’nin üst başından çevre yoluna kadar yürümük zorunda kalıyor.
Etrafın görüntüsü nedeniyle sürekli moral bozukluğu içindeki Malatyalıların işlerini kolaylaştırmak her yetkilinin görevi olmalı.
Nihayet 12 Haziran’da bu konuda normalleşmeye gidilecek. Öyle de olunmalı.
Gelelim diğer konumuza.
TOKİ sakinleri Malatya’nın en şanslı ev sahipleri.
Sakın depremden hasarsız veya iki sıva dökümü nedeniyle olduğunu sanmayın.
Çünkü TOKİ sakinleri sağlık açısından da çok şanlılar.  Doktor ve yine doktor eşi TOKİ’de ikamet etmeyi seçiyorsa.  Özellikle astım hastaları TOKİ’ye geldikten sonra kendini daha iyi hissediyorsa; Nasıl en şanslı insanlar olmasın.
Adamlar dağ havası soluyorlar.
Bugün dağda oturanların şanslı oluşları herkes tarafından kabul edilmiş durumda.
Buraların tek eksiği, vakit geçireceği bir mekanın olmaması. 
Çevrenin dağ görünümünden kurtulamaması.
Eğer, samimi bir el atılırsa, Malatya’nın cazibe merkezi olacaktır.
Yürüme mesafesindeki bir yerde, tüm Malatya’nın ışıklarını, baraj göletini ve havaalanına inip kalkan uçakları seyrederken yudumlanan kahvenin de tadı bir başka güzel olacaktır.
Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar beyefendi ile Medya konteynerlarını ziyaretinde bu konuyu da görüştük.
Gerçekten ilgileneceğini söyledi.
İmar Yasası’nda konumu ne olursa olsun, çimlendirmenin oturma gruplarının hiç bir sakıncasının olmayacaktır.
TOKİ evlerinin en şanssızı durumundaki 441 konutları bu görüntüsünden mutlaka kurtarılmalı.
Bir çok kişi internet şifresini “Dağda oturuyorum” olarak belirlemiş, gelin o benzetmeyi “Cennette yaşıyorum” olarak değiştirelim.
Kireç Ocağı’na gelince, sanıyorum söz konusu yer Kartal’lara ait. Mirascıları Demir, Hasan, Muhteşem ve kız kardeşleri. O arazi ile ilgili sanmıyoruki bir düşünceleri olsun. Bu nedenle çocuklar için tehlike veya bir başka olumsuz olaya zemin olmaya müsait olduğundan yıkımı kolay olacaktır.
441 TOKİ sakinleri Başkan Mehmet Çınar’ı konuk etmeyi bekliyor.
Her şey Malatyamız için...