Malatya’nın kimliklerinden biri de Derme İlk Okuludur. Nasuhi Caddesi var olduğundan beri en çok insan trafiğinin olduğu yerdir. Hala Malatya’nın günlük alış veriş üzerine en önemli caddesidir.
Konumuzu dağıtmadan şunu söyleyelim ki; Derme İlk Okulu’nun bu günkü görüntüsü gerçekten içler acısı.
Kurtuluşu hemen iki dudak arasındadır. Neden sonradan inşaa edilen beton bina yıkılmasın ve yerine 50 sene önceki bina tüm özellikleri ile yapılmasın.
İşte o gün Malatya’da bir devir kapanmış, düşüncelerde çağ atlamış oluruz.
ABONEYE GÖRE BAĞIRMAK
Belediye otobüslerindeki kart okuyuculardan çıkan sesler bu yıl çeşitlendi.
“Öğrenci”, “Sağlıklı yaşa”, “Vatan size minnettar” ve “Beleşçi”
Bunlara ne gerek var.
İnsanlar rencide oluyorlar. Hele de beleşçi ne demek. Peki “sağlıklı yaşa” ne demek.
Eğer kart okuyucuları vatandaşın mesleklerine göre ses çıkarıyorsa; Polise “Emniyetimiz size emanet”, Temizlik firması çalışanı için “Caddelerimiz ter temiz”, futbolcu için “Her vurduğun gol olsun” şeklinde cümleler önerisinde bulunabiliriz.
MALATYA 28’İNCİ SIRADA
Amerika’ta yayımlanan ve tüm dünyaya dağıtılan ekonomi Forbes Dergisine göre; yaşanabilirlik açısından Malatya Türkiye’de 81 vilayet arasında 28.sırada.
Bu sıralama belirlenirken; yenilikçilik, hizmetlere erişim, üretim potansiyeli ve ticaret durumu masaya yatırılıyor.
Kayısı gibi bir dünya markası üretimimiz var, 1 ve 2. organizelerimiz var. Demek ki, üretim ve ticarette sınıfı geçiyoruz. Ama yenilikçilik ve hizmetlere erişim noktasında kayba uğramışız. Bölge illerine baktığımızda Elazığ yaşanabilirlik açısından Malatya’dan fersah fersah önde bulunuyor. Komşumuz 19.sırada.
AH TEZE CAMİ AH
Bizim nazlı Teze Camimiz bir türlü Malatyalıların istediği gibi olmuyor. Malatyalı ne istiyor. Malatyalı bu tür yerler aslına uygun yapılsın diyor.
Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü memurları bürosunda işgal ettiği masasından Teze Cami ile ilgili proje çiziyorlar. İlle de bir şeyler eklemenin isteğindeler. Önce adeta çevresine duvar ördüler. Tepki görünce şemsiye diktiler. Olmadı WC yaptılar. Bu da tepki gördü. Sakın size de hiç bir şey beğendiremedik. Demeyin. Çünkü Vakıflar denince tarihine sahip kurum akla geliyor.
YENİ MALATYA STADI
Herkes Yeni Malatyaspor’u kötü yönetim küme düşürdü dese de, en büyük faktör Yeni Malatya Stadıdır. Çünkü örnekleri vardır. İşte futbol kenti Eskişehirspor’un durumu.
27 bin kişilik stat aslında Malatya’ya küçüktür.
Konu takımın iyi gitmemesi falan da değildir.
İnönü Stadı’nın havai fişeklerle yıkıldığı günden itibaren Yeni Malatya Stadı’nda seyirci sayısı 8 bini geçmemiştir.
Hatırlayın İnönü Stadı’nda kaç kez takım tribünlerde ki yürüme basamaklarına da seyirci alındı diye cezalandırılmıştır.
Kısacası seyirciyi belediye otobüsü ile tahliye ediyorsan, bu Yeni Stat olmaz, olmaz. Her zaman en büyük suçludur. Malatya’da taraftar ile takımı birbirinden koparmaktır. Bu olmadı diye yenisi yapılmaz demek küçük düşünmektir. Metro olmadan böyle bir stat yapmak yanlışların en büyüğüdür.
Galatasaray’ın yeni stadına ilk günler neden ilgi gösterilmediğini, o günleri yaşayan yöneticilerinden sora bilirsiniz. Malatya’lıya futbolu yasaklamayın.
NEMRUT YOLU
Nemrut Malatyalının ezildiği, Malatya’nın örselendiği bir yerdir. Adıyaman tarafından gelenler için 1,5 kilometre ahşap yol. Malatya’dan gidenler için çakıl yol.
Bitmedi, Pütürge’de okunan ezan Kâhta’dan duyuluyor ama iki ilçe arasında bir ulaşım yok. Ancak kuş gibi uçmanız gerekiyor. Dünyanın hangi köşesinde böyle bir durum vardır. Pütürge’de görev yapan Kâhtalı öğretmen, baba ocağından tüten ateşin dumanını görür ancak bir tatil zamanı Malatya, Gölbaşı, Adıyaman ve Kâhta yaparak memleketine gitmektedir. Kâhta’da görev yapan Pütürgeli öğretmen de aynı yolla baba ocağına gelmektedir. Yani birkaç kilometrelik yol 160 kilometreye uzamaktadır.
Bunun adını siz koyun.
POLAT
Büyükşehir statüsü ile mahalle konumuna gelen bazı kasabalara, mahalle demek hiç te yakışmıyor.
Bu kasabalardan biri de Doğanşehir’e bağlı Polat’tır.
Polat gerçekten çok iddialı. Bir el atılsın bekliyor. Polat’ta doğanın acımasızlığına karşı dik duran yapılar vardır. Bakım istiyor, onarım istiyor. Küçük bir dokunuşla turizm patlaması yaşayabilir, diyorlar.
Polat’ın fiziki yapısının yanı sıra, içli köftesi ve kınalı ekmeği turizmin gelişmesi ile birlikte bir başka kazanç kapısı olacaktır. Malatya’mızın bu güzel köşesi cazibe merkezi haline getirilebilir. Yetkililer tebdili kıyafetle gitsin, görsün.
GÜLSEK Mi AĞLASAK MI?
İstanbul’da Malatya tanıtım günleri düzenlendi. Bizde gazete olarak stant açtık.
Yararlı da oldu. Yabancı ziyaretçiler, Malatya kültürünü, Malatya yemeklerini ve ürünlerini tanıdılar. Gurbetteki Malatyalılar hasret giderdiler.
Keman, davul, zurna geleni karşılıyor.
Türküyü de patlatıyorlar:
Sözlere bakın
“Aman aman aman, Burası Adıyaman”
