Enver Kalaycıoğlu
[email protected]

NEREDEN NEREYE MALATYA

27 Ağustos 2025 14:37

Yaşadığım nostaljilerle yazıma başlamak istedim.

Çocuktum, Anneannemlere Mücelli Caddesinden giderdik.

Anneannemlerin evleri İsmet Paşa Caddesinde birinci sokağın başındaydı.

Bakırcı Abdullah Ağanın eviydi. Bakırcıların ustası Abdullah Bakırdöven annemin dedesi idi.

Büyükbabam Abdulkadir Bakırdöven ve kardeşleri de birkaç evi içinde barındıran büyük evde kalıyorlardı.

Mücelli Caddesi, Malatya’nın ilk caddelerindendi. Bütün Bağ köylerinin yolları Mücelli caddesinden geçerdi.

Malatya’nın Bağ Köylerini soracak olursanız, belli yaşın altındakiler bilmez.

Bağ Köyü dedik mi! Adafı, Çilesiz,Aşağı Banazı, Yukarı Banazı, Tecde, Barguzu(Bostanbaşı), Kilayik(Yakınca),Çırmıhtı(Yeşilyurt), Gündüzbey in tamamına bağ köyleri denirdi.Onların civarındaki köyler de bağ köylerine dahil edilirdi.

Yukarı Banazı, Tecde, Barguzu, Kilayik, Çırmıhtı, Gündüzbey arabaları, Hükümet Binasının yan tarafından kalkardı.

Hafızamda kalan Yukarı Banazının otobüsü ve şoförü…

Şoför Mehmet Uğur Amca, namı değer Muhammet Çıldır Amca…Banazılıların dilinde , Muhammet Çıldır denmesinin nedeni sakin ve yavaş araba kullanmasıdır.

Orta boylu uzuna yakın, esmer kasketli bu amcamızın öyle bir araba çalıştırması vardı ki; görülmeye değer.

Uzun burunlu otobüse yolcular binip otobüs doldu mu?

Muhammet amca araba çalıştırma demirini alır, arabanın burun kısmına motorun olduğu yere gelir. Demiri motorla bağlantılı kısma takar demiri çevirir. Birkaç çevirmeden sonra araba çalışır. Daha sonra şoför koltuğuna oturur. Kasketini düzeltir. Araba hareket eder. Yolcuları indirmesi gerekli olan duraklarda indirir.

Aşağı Banazının çocukları Muhammet Amcanın yolunu beklerler.

Neden mi? Muhammet Amcaya selam verecekler o da çocukların selamını elini kasketinin üzerine götürerek alır.

Çocuklar çok mutlu olmuşlardır. Çünkü Yukarı Banazının otobüs şoförü selamlarını almıştır.

1963 de Emeksiz Caddesi Belediye Başkanımız Turgut Temelli tarafından açılmış olmasına rağmen yine de bağ köyü arabaları Mücelli Caddesinden çalışmalarına devam ettiler.

Asbuzu Bağlarına 1830 lardan sonra inşa edilen Malatya Selçuklu ve Osmanlı Mimarisi göz önüne alınarak o günün imkânları dâhilinde çarşı merkezi Akpınar olmak üzere inşa edilmiş, hanlar yapılmış, Çarşı merkezde Kanere ile Kasap Pazarı Arasında kalan iki kattan müteşekkil Pamuk Han, Kerpiçten yapılmış ortası avlu, alt ve üst katlarında dükkanlar var. Arasaya iniş yolunda ve Kanere tarafında büyük kapıları var.(Çocukken bizim ev Eski Arasanın karşısında olduğu için bizim evden Pamuk Hanın duvarlarını görmek mümkün. Pamuk Hanın bir özelliği de kerpiç duvarların dış kısmının sıvasız oluşu nedeniyle kerpiçler arasına kırlangıçlar yuva yaparlardı. Malatya ya baharın geldiğini kırlangıçların Pamuk Hana gelmesi ile anlardık. Yüzlerce kırlangıç yuva yapmıştı kale duvarı gibi duvarlarına) , Şirket Han yakın tarihimize tanıklık eden ortası avlu ortasında havuz ve çay ocağı olan, Malatya’nın en güzel çayının yapıldığı çay ocağı diyelim hafızlarda kalan kenarları dükkan ikinci kat terziler ve kahve(Villa Kıraathanesi Erdal Karabağ Ağabeyimin babasının işletmeciliğini yaptığı) , Emniyet Hanı, varlığına yetişemediğim Afyon Hanı, Hacı Ariflerin (Aksoğanların Hanı),Şirket Hanın iki girişi var biri Kışla Caddesi tarafında biri de Eski Saman Pazarı tarafına bakan… Eski Saman Pazarı tarafına bakan kısımdan girdiğinizde sol tarafta Avukat Gökalp Fırat ın basamaklı yazıhanesini görürdünüz. Eski Saman Pazarı derken bu gün Akpınar semti olarak geçen kısımdan söz ediyorum. Kışla Caddesi tarafından girişte sağ tarafta Şekerci Aliseydi Erkuş un şekerci dükkânı, sol tarafta Kayahan ların Beyaz eşya mağazası hanın iç kısmına girişte Şeftalicioğlu Cam bulunuyordu. Malatyasporun eski futbolcusu Servet Şeftalicioğlu nun babasına ait. Kardeşi rahmetli Bülent Şeftalicioğlu da ortaokul sınıf arkadaşımdı. Şirket Hanı hatırladığım kadarıyla anlatmaya çalıştım. Şirket Han Malatya’mızın en gözde yerinde Malatya’mızın kimliği olmuş bir hanımızdı. Tarihi kimliği bozulmadan restore edilip kalsaydı. Çok güzel olacaktı. Maalesef kimlerin aklı; özel idarenin girişimi ile yıkıldı özel idare iş merkezi yapıldı. Kullanışsız bir iş merkezi olduğu için pek itibarda görmedi. Dünya çapında markamız olan Malatya firmasına satıldı. Yerine düzgün bir iş merkezi yapıldı.

Emniyet Han, Aslantepe Caddesinin girişinde Akpınar a bakan bir kapısı olan iki katlı ortası avlulu bir hanımızdı.

Afyon Hanı, Eski Saman Pazarı, Eski Söğütlü Cami arasında ortası avlulu bir han olup, yandığı için Malatya halkının nezdinde yanan han olarak bilinirdi.

Çocuktum o hanın kale duvarları gibi duvarları kalmış ayakkabıcılar çarşısı Söğütlü Cami tarafından Eski Saman Pazarı tarafından bir de Tüccar Pazarı tarafından girişi olduğunu hatırlıyorum… Hanın ortasında bir taş havuz kalmıştı. Namı Değer Deli Faro o taş havuzun kenarında hemen hemen her gün kaval çalardı. Ve çok hüzünlü çalardı. Sanki o hanın hazin hikâyesini anlatır gibi. Sonra yanan hanın yeri baraka dükkânlar oldu. Baraka dükkânlar da 1970 lerde yandı. Yerine Hacı Mavuk tarafından Mecidiye Han yapıldı. Bitişiğine Hamidiye Han yapıldı. Genelde Ayakkabıcı esnafı kullandı.

Hacı Ariflerin Hanı, Yeni Caminin karşısında iki katlı Yeni Cami tarafından girişi olan ortası avlu, avlunun ortasında büyük bir havuz vardı. Girişte sağ tarafta yazıhane Aksoğanoğlu Mustafa ve Mehmet Amcalar bulunurdu. Zafer Otobüsleri il dışına bu handan kalkardı. Zafer Aksoğanoğlu ailesinin kurduğu Malatya’mızın ilk otobüs firmalarının başında geliyordu.

Belediye İş Hanın yeri de Eski Fırat İlkokulu idi. İlkokul birinci ve ikinci sınıfı orada okumuştum. Fırat İlkokulu da Han şeklinde idi. Girişte kocaman bir kapı ortası avlu kenarlar sınıf avlunun ortasında taş havuz vardı.

Selçuklu ve Osmanlı kültürü olan Han biçimi Malatya’mızın yapılaşmasında etken olmuştu.

13 şubat 1931 de Atatürk’ün Malatya ziyaretinden sonra, Malatya’nın demiryollarından caddelerinin yollarının yapılmasından Malatya’ya ekonomik katma değerler sağlayacak Türkiye ekonomisine katma değerler sağlayacak konular düşünülmüş, bu mecrada öncelikle geniş yollar açılması planlanmış 1931-1936 programı dahilinde İstasyon Caddesi (İnönü Caddesi) açılmış.

1937 de Atatürk’ün Malatya ziyaretinden sonra Sümerbank Pamuklu Sanayii ve Tekel Tütün Fabrikaları ile Malatya taçlanmış, bu fabrikalara demir yolu bağlantıları da yapılmıştır.

Aynı Şekilde 1956 da kurulan Malatya Şeker Fabrikasına da demir yolu bağlantısı yapılmıştır.

Malatya’nın en eski caddelerine baktığımızda Halep Caddesi, Mücelli Caddesini görmekteyiz.

1963 de Emeksiz Caddesi, 1964 de Fuzuli Caddesi, 1965 de Cezmi Kartay Caddesi,1966 da Temelli Caddesi, İsmet İnönü nün amcası oğlu Belediye Başkanımız Turgut Temelli tarafından açılmıştır.

1963 de Emeksiz Caddesi açıldıktan sonra Turgut Temelli, İsmet İnönü’nün Malatya ziyaretinde Paşam Malatya ya bir cadde açtım diyerek Emeksiz Caddesini gösterince, İnönü den cevap gecikmemiş, Malatya’ya bir sokak açmışsın demiştir.

Tabii ki o günkü Malatya da nüfus araç sayısı göz önünde bulundurulduğunda, gayet normal gibi görünse de geleceğe hitap eden 50 yıl 100 yıl sonraya hitap eden bir durum yok.

1963 de Malatya merkezde 13 tane ticari taksi var hükümet meydanı ve belediye binası arasında yer alan Ersan Taksi yazıhanesi de bu günkü İnönü Kapalı Çarşısı yapılmamış, onun Fuzuli Caddesine bakan tarafında bulunuyordu.

1990 lı 2000 li yılların başında şunu söyledik. Keşke Emeksiz, Fuzuli, Cezmi Kartay Caddeleri 10 metre daha geniş açılsa bu kadar trafik sıkışıklığı olmazdı diye serzenişte bulunduk.

6 Şubat Depreminden sonra Malatya yerle bir oldu. Çarşı diye bir nesnemiz kalmadı.

Her esnaf kendi malının peşine düştü benim yerim ne olacak diye, hükümet çevre ve şehircilik bakanlığı bazı yerleri rezerv alan ilan etti. Malatya’nın yeniden yapılandırılması düşünüldü. Bu mecrada çarşı kapsamında bir şey değişmedi. Modern olabilir ama tıkış, tıkış bir çarşı yapıldı. Geçmişe dayanan hanlar örnek alınmaya çalışıldı. Esnafların mal kaybı olmasın diye… Deprem döneminin Valisi Hulusi Şahin kasap pazarı ve sebze pazarının adliye binasının yerine alınmasını minibüsçülerin çevre yolunun altına aktarılmasını önermişti. Güzel bir öneri idi.

Malatya Kent Konseyinde iki buçuk ay yeni oluşacak Malatya komisyonunda Malatya gönüllüsü olarak görev yaptım. Prof.Dr Zeki Boyraz başkanlığında , Prof. Dr. Mehmet Ülker, Prof. Dr. Abdullah Korkmaz, Malatya Kent Konseyi Genel Sekreteri Abdulkadir Artan ve Malatya gönüllüsü birkaç arkadaşımızla bayağı çalıştık. Sunumu Movenpick Otelde yapıldı. Sadece orada kaldı.

Özet olarak yeniden yapılan Malatya 100 yıl 200 yıl 300 yıl sonraya hitap etmeli, çarşıları ona göre olmalıydı. Bu mecrada hükümet Çarşıdaki tüm alanı istimlak edip her esnafın malının değerini verip yeninden meydanlı 100 yıllar sonraya hitap edecek bir Malatya’yı oluşturabilirdi. Bu konuda bir girişim yapılmadı. Şu söylendi. Bu kadar esnaf nereye sığdırılacak. Bu kadar esnaf bir şekilde bir yerlere sığdırılırdı. 100 yıllar sonraya hitap eden bir Malatya yapılırdı.

Şu andaki en büyük şansımız kendisini Malatya’ya vakfetmiş çok çalışkan bir valimiz var. Seddar Yavuz Valimiz, Malatya’mızın geleceği için devletin valisi olma kimliğinden ödün vermeden çalıştığını görmekteyiz.

Aynı şekilde Büyükşehir Belediye Başkanımız, diğer belediye başkanlarımız gereken çabayı gösteriyorlar.

Valimiz, milletvekilleri ile belediye başkanlarımız ile koordineli çalıştığını ifade etmektedir.

Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum un, inşaat firmalarına 24 saat çalışıp bir an evvel ellerinizdeki işleri bitirmeleri için verilen talimat bizleri mutlu etmiştir.

Temennimiz odur ki biran evvel çarşı merkezinin ve Toki konutlarının bir an evvel bitirilmesidir.

Özellikle çarşı merkezinin bitirilmesi…

İnanıyorum ki, Malatya’mızın yeniden yapılanması bittikten sonra zaman sürecinde valimiz ismi anılan valilerden olacağı gibi emeği geçen belediye başkanlarımızın da isimleri anılanlar arasında olacaktır. Valimizle belediye başkanlarımız ile koordineli çalışıp, Malatya’ya hizmet noktasında çaba sarf eden vekillerimiz, bulundukları görevin hakkını veren bürokratlarımız da saygı ile isimlerinden söz ettireceklerdir.

Saygılarımla

Enver KALAYCIOĞLU

Yorumlar (0)

Kalan karakter : 450
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!

Yazarın Diğer Yazıları

MALATYANIN ESKİ KASAP PAZARI
13 Haziran 2025 14:37

GÖNÜL ZENGİNLİĞİMİZ BİTTİ MİLLİ SERVETTE GİTTİ
16 Nisan 2025 14:37

KİRİŞÇİLİK (BAĞIRSAK İŞLEME SANATI)
27 Haziran 2024 14:37

DEĞİRMEN SELE GİTMİŞ ŞAKŞAKI ARANIYOR
30 Nisan 2024 14:37

ÖZLEMLERİMİZ
24 Mart 2024 14:37

DEPREMZEDE KANARYA MERCAN’NIN HİKÂYESİ
21 Ağustos 2023 14:37

TIRNAKA (BİRAZ NOSTALJİ BİRAZ GÜLÜMSEME)
06 Haziran 2023 14:37

YENİ OLUŞACAK MALATYA MERKEZDE OLMASI GEREKENLER…
06 Mayıs 2023 14:37

ALLAH BİZE MERHAMET ETTİ BİZ BİZE MERHAMET ETMEDİK
04 Mart 2023 14:37

Malatya’nın Akpınar Üniversitesi
22 Kasım 2022 14:37

YORGUN GECELERDEN GÜNÜN IŞIKLARINA...
06 Kasım 2022 14:37

NİYETLER GÜZEL OLUNCA İŞİNİZ RAST GİDER
03 Eylul 2022 14:37

VEFATININ 62. YILINDA TURAN EMEKSİZ
29 Nisan 2022 14:37

Kebap Ekmek Yirmi beş
25 Nisan 2022 14:37

MALATYA'NIN YOĞURT KÜLEĞİ
03 Nisan 2022 14:37

Tüm Yazılar